zxcd
Şimdi ben bu kulaklığı alacağım:https://tr.aliexpress.com/item/Original-MEMT-X5-In-Ear-Earphone-3-5MM-Stereo-In-Ear-Headset-Dynamic-Earbuds-Hifi-Bass/32791508652.html?spm=2114.010208.3.3.t7RJqJ&ws_ab_test=searchweb0_0,searchweb201602_4_10152_10065_10151_10208_10068_10136_10137_10060_10155_10062_437_
Şimdi ben bu kulaklığı alacağım:
tr.aliexpress.com
İlk kez yurtdışı alış veriş yapacağım.
Sepete attım, kayıt oldum, kart bilgileri girdim, onaylandın bitti.
Sıra böyle oluyor ama sonra?
Kargo takip edebilecek miyim?
Sanal kart kullanmama gerek var mı?
tr.aliexpress.com
İlk kez yurtdışı alış veriş yapacağım.
Sepete attım, kayıt oldum, kart bilgileri girdim, onaylandın bitti.
Sıra böyle oluyor ama sonra?
Kargo takip edebilecek miyim?
Sanal kart kullanmama gerek var mı?
0
Linki olan ürün chinapost registered mail ile gönderiliyor yani PTT den takipli kargo olarak gelecek. Aliexpress milyonlarca kullanıcının dünyanın her yerinden alışveriş yaptığı bir site olduğundan ben sanal kart kullanmıyorum ama pimpirikliyseniz kullanın. Ürünün gelmesi bir ay civarı sürer bir aya gelmezse claim açın dursun bir 15 gün daha gelmezse paranızı zaten geri istersiniz ama takipli kargo olup kaybolan benim hiç olmadı. Takipsiz olup kaybolanin da parasini geri verdiler.
0
alice practice
Kusura bakmayın biraz uzun anlaticam ancak 3 aydır ciddi problem yaşıyorum benzeri durum yaşayan ya da veteriner olup şu da olabilir diyecek birini arıyorum. Kedimiz 8 yaşında bu yaz ilk kez yazligin bahçesine çıkmasına izin verdik.diğer kedim yıllardır yazları bahçeye çıkıyor diye. Haziran başı yaz
Kusura bakmayın biraz uzun anlaticam ancak 3 aydır ciddi problem yaşıyorum benzeri durum yaşayan ya da veteriner olup şu da olabilir diyecek birini arıyorum.
Kedimiz 8 yaşında bu yaz ilk kez yazligin bahçesine çıkmasına izin verdik.diğer kedim yıllardır yazları bahçeye çıkıyor diye. Haziran başı yazliga geldik. Ağustos sonu bayram dönemi kedimin ishal olduğunu ve dışkısında parlak kırmızı kan olduğunu bazen dışkı yaptıktan sonra poposundan hani bi yeri kesilmiş gibi taze kan damladigini gördüm. Ancak iştahı hareketliliği normal ateş de yok başka hiç bir belirti de yok. Veteriner götürdüm kolit olabileceğini söyledi (27 temmuz) ki kedimiz çok pisbogaz her türlü şey yer yani. Prebiyotik ilaç ve lopermid verdi. Bir hafta preboyotikleri kullanırken kakasi nispeten normaldi ama ilaçlar bittiği anda tekrar kanlı ishal başladı.
Tekrar aynı veterinere gittik (15 eylul) hala hiç bir halsizlik kusma ateş hiç bir şey yok. Bu süreçte evden cikarmadim ama bir iki kez 15-20 dakika müstakil ev olduğundan ikinci kattan falan çıkmış. Veteriner tekrar kolit için Prebiyotik ve lopermid verdi. İç parazit ilaçlarını oldu izmire döndük.
İlaçlar bitince tekrar aynı şekilde dışkıda kan parlak taze kırmızı ve poposundan taze kan damlama başladı burda bir veterinere götürdüm kolit ve ya parazit dışında hayvanda ateş halsizlik vs. Yapmadan böyle devam edecek bir hastalık yok dedi. Kolit için Prebiyotik probiyotik iki ayrı ilaç verdi. İç parazit için tekrar iğne ve ilaç yapıldı. Bu süreçte bana parazit tedavisi için 7 gün sonra bir doz daha alması gerektiği söylendi ancak o dönem kendim rahatsızlandım bir kaç gün hastanede yattım goturemedim annem evdeydi o da kedinin kakasi konusunda yüzeysel bilgi verdi.
Sorun devam ettiğinden 30 ekimde tekrar gittik veterinere parazit olmasi en olası dedi veteriner şimdi bir kere yapicaz sonra 7. Gün tekrar 21. Gün tekrar yapıcaz dedi. 7. Gün evdeki iki kediyi tekrar iç parazit için ilaclattik. (6 kasim)
Kedinin kakasinda parazit konusunda hiç bir bulgu yumurta hareketli bir şey yok. Benim suratimda yatıyor annemle ben kendimize kediden geçebilecek her parazit için tahlil yaptırdık o da yok. 7 kasımda gittiğimizde veteriner ercefuryl diye bir surup verdi. 7 gün kullandım kakasi duzelmisti ancak bıraktığım gün kumları kırmızıya boyayacak kadar yine kanlı dışkı. Şurubu kullanmaya devam ediyorum ama ishal kesici olduğundan içinde kanama devam ediyor da nadiren mi dışkı yaptığında kurumuş oluyor bilmiyorum.
Özet olarak kedimin 3 aydır kanlı ishali var. Ateş halsizlik iştahsızlık hiç bir şey yok. Evdeki diğer kediye de geçmiyor. Annemle bana da geçmiyor. Kilo kaybı vs. yok her zamanki gibi yiyor. Veteriner parazit ve kolit değilse ne olabilir bilmiyor. Parazit olmadigindan baya eminiz ama 20 sinde yine de son dozu için götürürüm. Bu kedinin neyi var bilen yaşayan fikri olan var mı?
Kedimiz 8 yaşında bu yaz ilk kez yazligin bahçesine çıkmasına izin verdik.diğer kedim yıllardır yazları bahçeye çıkıyor diye. Haziran başı yazliga geldik. Ağustos sonu bayram dönemi kedimin ishal olduğunu ve dışkısında parlak kırmızı kan olduğunu bazen dışkı yaptıktan sonra poposundan hani bi yeri kesilmiş gibi taze kan damladigini gördüm. Ancak iştahı hareketliliği normal ateş de yok başka hiç bir belirti de yok. Veteriner götürdüm kolit olabileceğini söyledi (27 temmuz) ki kedimiz çok pisbogaz her türlü şey yer yani. Prebiyotik ilaç ve lopermid verdi. Bir hafta preboyotikleri kullanırken kakasi nispeten normaldi ama ilaçlar bittiği anda tekrar kanlı ishal başladı.
Tekrar aynı veterinere gittik (15 eylul) hala hiç bir halsizlik kusma ateş hiç bir şey yok. Bu süreçte evden cikarmadim ama bir iki kez 15-20 dakika müstakil ev olduğundan ikinci kattan falan çıkmış. Veteriner tekrar kolit için Prebiyotik ve lopermid verdi. İç parazit ilaçlarını oldu izmire döndük.
İlaçlar bitince tekrar aynı şekilde dışkıda kan parlak taze kırmızı ve poposundan taze kan damlama başladı burda bir veterinere götürdüm kolit ve ya parazit dışında hayvanda ateş halsizlik vs. Yapmadan böyle devam edecek bir hastalık yok dedi. Kolit için Prebiyotik probiyotik iki ayrı ilaç verdi. İç parazit için tekrar iğne ve ilaç yapıldı. Bu süreçte bana parazit tedavisi için 7 gün sonra bir doz daha alması gerektiği söylendi ancak o dönem kendim rahatsızlandım bir kaç gün hastanede yattım goturemedim annem evdeydi o da kedinin kakasi konusunda yüzeysel bilgi verdi.
Sorun devam ettiğinden 30 ekimde tekrar gittik veterinere parazit olmasi en olası dedi veteriner şimdi bir kere yapicaz sonra 7. Gün tekrar 21. Gün tekrar yapıcaz dedi. 7. Gün evdeki iki kediyi tekrar iç parazit için ilaclattik. (6 kasim)
Kedinin kakasinda parazit konusunda hiç bir bulgu yumurta hareketli bir şey yok. Benim suratimda yatıyor annemle ben kendimize kediden geçebilecek her parazit için tahlil yaptırdık o da yok. 7 kasımda gittiğimizde veteriner ercefuryl diye bir surup verdi. 7 gün kullandım kakasi duzelmisti ancak bıraktığım gün kumları kırmızıya boyayacak kadar yine kanlı dışkı. Şurubu kullanmaya devam ediyorum ama ishal kesici olduğundan içinde kanama devam ediyor da nadiren mi dışkı yaptığında kurumuş oluyor bilmiyorum.
Özet olarak kedimin 3 aydır kanlı ishali var. Ateş halsizlik iştahsızlık hiç bir şey yok. Evdeki diğer kediye de geçmiyor. Annemle bana da geçmiyor. Kilo kaybı vs. yok her zamanki gibi yiyor. Veteriner parazit ve kolit değilse ne olabilir bilmiyor. Parazit olmadigindan baya eminiz ama 20 sinde yine de son dozu için götürürüm. Bu kedinin neyi var bilen yaşayan fikri olan var mı?
0
benim kedim de bunun aynısı fakat bu kadar uzun sürmeyen bi sorun yaşadı. ateş, kusma, halsizlik iştahsızlık yok fakat ishal ve kan aynı dediğiniz gibi. ben de bi kaç veterinere götürdüm sordum ettim.prebiyotik, hap falan denedik geçici çözüm oldu.en son bi veterner mamadandır dedi. ishal ve kan dışında başka bir sorun yoksa eğer. hakaten de o dönem antalyadan alıp ankaraya getirdiğim mamanın bozulduğunu farkettim. hatta okuldaki kedilere götürmek için mamayı boşaltığımda kurt derileri gördüm mamanın içinde. mama bozukmuş. royal canin hassas sindirim aldım sonra 2 kilo. hızla düzeldi, çok muntazam kakalar yaptı ben evde mutluluktan dans ettim. mama bitince yakındaki petshoptan açık proplan aldım onda da ishal ve kan sorunu yaşandı. mamanın bozuk olmadığına eminim. çünkü aynı yerden açık royal canin hassas sindirim alınca düzeldi tekrar ishal problemi..
uzun lafın kısası sorun yüksek ihtimal mamada. mamayla ilgili herhangi bir değişime gitmemişsiniz. şu süreçte royal canin in hassas sindirimini vermenizin iyi geleceğini düşünüyorum. umarım bi an önce iyleşir ve tüyü kadar ömrü olur.
sevgiler.. :)
uzun lafın kısası sorun yüksek ihtimal mamada. mamayla ilgili herhangi bir değişime gitmemişsiniz. şu süreçte royal canin in hassas sindirimini vermenizin iyi geleceğini düşünüyorum. umarım bi an önce iyleşir ve tüyü kadar ömrü olur.
sevgiler.. :)
0
Çok teşekkürler. Ben de mama arada aklıma geliyordu ancak bonacibo evdekilere de sokaktakilere de aynı veriyorum ayda 2-3 beşer kiloluk kimseye bir şey olmuyor diye emin olamıyorum. Bunun sindirim sistemi hassas belki de. Kesinlikle ilk iş Royal canın hassas sindirim deniycem. Tekrar Teşekkürler.
0
Fakülteye götürün Ya bence. Tam teçhizatlı bi kontrol olsun derim ben
0
İstanbul'da yaşıyorsanız Bülent Keçe'yi öneririm. Şu ana kadar tek güvendiğim veteriner hekimdir. Muayenesi Yeşilköy'de. Bahsettiğiniz problem uzmanlık alanı mıdır bilmiyorum ama dilerseniz www.medicineveterinerklinigi.com adresinden iletişim bilgilerini alabilirsiniz.
Geçmiş olsun.
Geçmiş olsun.
0
Merhaba çok geçmiş olsun öncelikle. Eğer mesafe sizin için çok önemli değilse Aydın söke'de gerçekten çok iyi bir veteriner biliyorum. küçük bir klinik; ancak gerçekten gördüğüm en yetkin veterinerin kliniği. kendisi hollanda utrecht üniversitesinde post doc yapmış, avrupa'daki sempozyumlara katılan biri. İsmi Ziya Bağcık, Mert veteriner kliniği. gözümün önünde onlarca farklı türden hayvanın hayatını kurtardı. iş yeri telefonu 0 256 512 02 83. yeri söke otogarının tam karşısında. tekrar geçmiş olsun.
0
ahada nick
Ev sahibi oğluna devretmis evi. Oğlunun hesap numarasını veriyor para gönderimi için.Fakat hesap numarası degisikligi vs. Sözleşmede yazmadığı için bi sıkıntı olabilir mi? Adam ben parayı almadım derse ne diyeceğiz?
Ev sahibi oğluna devretmis evi. Oğlunun hesap numarasını veriyor para gönderimi için.
Fakat hesap numarası degisikligi vs. Sözleşmede yazmadığı için bi sıkıntı olabilir mi? Adam ben parayı almadım derse ne diyeceğiz?
Fakat hesap numarası degisikligi vs. Sözleşmede yazmadığı için bi sıkıntı olabilir mi? Adam ben parayı almadım derse ne diyeceğiz?
0
ben parayı almadım ne demek. sen banka üzerinden yatırdığın sürece böyle bir iddiada bulunabilir mi sence? dekont diye bir şey var.
0
Yazılı olarak talimat versin size şu hesaba yollayın diye yoksa o talimat vermeden oğlunun kızının sunun bunun hesabina yatirmaniz geçerli kira odemesi olmaz
0
kirayı gönderirken açıklama kısmına bla bla adresli evin bla bla ayının kirası diye yazsan her seferinde, ilerde ben almadım kirayı derse ahanda bu ne diye dekontu çıkarırsın?
0
Tapu devri varsa en temizi yeni sözleşme imzalamak ama useniyorsaniz ev sahibi "şu tarihte yapılan sözleşmenin ödemeleri şu ibana yapılsın" diye muvaffakatname versin. Siz de kirayı yatırırken açıklama kısmına en azından bir iki ay kısaca açık adres (Kadıköy gül sk 30/10 kira bedeli) gibi yazın. Sıkıntı yaratamaz sonrasında
0
tosunpasa
https://www.youtube.com/watch?v=RuRbO41TV7Q burada simge sağın'ın giydiği kıyafetin özel bir adı var mı?
www.youtube.com 
burada simge sağın'ın giydiği kıyafetin özel bir adı var mı?
burada simge sağın'ın giydiği kıyafetin özel bir adı var mı?
0
uuth
Bir yakınım şirket kuracak, ben o şirkette çalışmayacağım. Herhangi bir yerde de çalışmıyorum. Bana genel vekalet vermek istiyor, bu koşullarda şirketle herhangi bi ilgim ve gelirim yokken bana vekalet verebilir mi? Yasal olarak bir engel var mı?
Bir yakınım şirket kuracak, ben o şirkette çalışmayacağım. Herhangi bir yerde de çalışmıyorum. Bana genel vekalet vermek istiyor, bu koşullarda şirketle herhangi bi ilgim ve gelirim yokken bana vekalet verebilir mi? Yasal olarak bir engel var mı?
0
alice practice
Karşıyaka çarşı civarından Seferihisar adliyesine gitmem gerekiyor. en kısa en kolay toplu taşımayla nasıl gidilir?
Karşıyaka çarşı civarından Seferihisar adliyesine gitmem gerekiyor. en kısa en kolay toplu taşımayla nasıl gidilir?
0
otogardan kalkan araçlar var. bornova otogara gidip seferihisar arabalarına binebilirsiniz. garajdan da araç olabilir belki.
0
bornova otogar, bu karşıyaka çarşıdan kalkan 'yeni garaj' denilen minibüslerin gittiği otogar mı?
0
karşıyakadan üçkuyular vapur iskelesine (tahminen 30 dk), vapur iskelesinden aktarma merkezine otobüs (5 dakika), ordan da ilçe garajından seferihisar dolmuşu ( ne kadar bilmiyorum)
0
devilred
dün gayet bakımsız halimle, dökülen giysilerimle alışverişe çıktım. görünüşümü önemsemedim, amacım sadece işimi görmekti çünkü. ünlü ve pahalı bir parfümeri zincirinin bir şubesine gittim, ruj bakacaktım. girdim, bayağı bi etrafta ruj bakındım, orta yerde durup beni gördüğü halde aval aval çevresine
dün gayet bakımsız halimle, dökülen giysilerimle alışverişe çıktım. görünüşümü önemsemedim, amacım sadece işimi görmekti çünkü. ünlü ve pahalı bir parfümeri zincirinin bir şubesine gittim, ruj bakacaktım. girdim, bayağı bi etrafta ruj bakındım, orta yerde durup beni gördüğü halde aval aval çevresine bakan çalışan yanıma gelip ne aradığımı sormadı bile. en sonunda ben istedim ilgilenmesini. ilgilenirken de sadece bir markayı gösterdi, diğerlerini göstermemek için resmen başından savmaya kalkıştı. bu tavır karşısında biraz daha uğraştırdım kendisini ama o denli negatifti ki yılıp ürünü orada aramaktan vazgeçtim bir süre sonra.
eminim ki daha acelesiz, daha bakımlı bir günümde olsaydım mağazaya adımımı atar atmaz kendisi yanıma gelecekti. şimdi birkaç sorum var:
1. bu tür pahalı lüks ürün satan mağazalarda, bakımsız müşteri önemsenmese de olur diye bir kural mı var?
2. kendilerinin orada kazandıkları parayla belki de çok zor alabilecekleri ürünlere sahip mağazalardaki çalışanların kibri nereden gelmekte?
konuyla ilgili her türlü şeyi de yazabilirsiniz. tenks.
eminim ki daha acelesiz, daha bakımlı bir günümde olsaydım mağazaya adımımı atar atmaz kendisi yanıma gelecekti. şimdi birkaç sorum var:
1. bu tür pahalı lüks ürün satan mağazalarda, bakımsız müşteri önemsenmese de olur diye bir kural mı var?
2. kendilerinin orada kazandıkları parayla belki de çok zor alabilecekleri ürünlere sahip mağazalardaki çalışanların kibri nereden gelmekte?
konuyla ilgili her türlü şeyi de yazabilirsiniz. tenks.
0
çok basit, prim alıyorlar. satabilecek gibi gördüklerine yanaşıyorlar. çok acımasız çok kaba gelebilir ama, bir mağazaya günde 500 kişi geliyorsa, bunların 100 tanesi bir şey almaya geliyor ve bu asgari ücretle çalışan arkadaşlara primi o 100 kişi kazandırıyor. işiniz ne bilmiyorum ama, satış işinde çalışmamışsınız belli. günde 10 saat ayakta durup satış yapmaya çalışırken, satabileceğin kişileri ayırmaya çalışıyorsun primin için.
bu arada onların işleri herkesi memnun etmek değil, satış yapmak. açıkça almayacak gibi görünen birine ürün denettiği için azar yiyorlar.
bu arada onların işleri herkesi memnun etmek değil, satış yapmak. açıkça almayacak gibi görünen birine ürün denettiği için azar yiyorlar.
0
Evet prim için de çalışıyorlar ama atlanan bir konu var. Paranın kimde olduğu hiç belli olmaz :)
''Bunda para yoktur'' diye yanaşmadıkları müşteri gerçekten iyi durumlu birisi olabilir zira altın kaplama giymiyoruz, zenginlerin üstünde parlayan bir katman yok sonuçta :)
Gayet yanlış bir tavır. Müşteri müşteridir.
Tabi bu benim görüşüm gerçekler de var o da dış görünüşün o tarz mağazalarda önemli olduğu ama dediğim gibi savunmuyorum bu durumu.
''Bunda para yoktur'' diye yanaşmadıkları müşteri gerçekten iyi durumlu birisi olabilir zira altın kaplama giymiyoruz, zenginlerin üstünde parlayan bir katman yok sonuçta :)
Gayet yanlış bir tavır. Müşteri müşteridir.
Tabi bu benim görüşüm gerçekler de var o da dış görünüşün o tarz mağazalarda önemli olduğu ama dediğim gibi savunmuyorum bu durumu.
0
açıkçası dediğim gibi, çalışmayan biri için bir anlamı yok, ama onu mağaza müdürüne söyleceksiniz, alıcı görünmeyen birine harcanılan zamanı çalışandan fitil fitil getiren o, ona bu bilgilendirmeyi veren de şirketin kendisi.
0
onların işinin gayet de müşteriyi memnun etmek olduğunu düşünüyorum, başka türlü orada olmaları gereksiz olurdu.
0
bana da öyle oluyor. iyi günümdeysem kapıdan adım atarken daha yapışıyorlar. sırt çantam varsa ve saçlarım da dağınıksa kimse rahatsız etmiyor.
yazıldığı gibi satış yapacakları kişilere yönelmeleri gerekiyor, enerji tasarrufu yapmak için. stk'larda çalışırken ben de iyi giyinimli ve alım gücünün yüksek olduğunu düşündüğüm insanlara yöneliyordum. zaman ve enerji çok önemli çünkü.
ama ben olsaydım "neden sorduğum halde yardımcı olmuyorsunuz? saçımı başımı beğenmediniz mi yoksa?" diye sorardım tüm sakinliğimle.
yazıldığı gibi satış yapacakları kişilere yönelmeleri gerekiyor, enerji tasarrufu yapmak için. stk'larda çalışırken ben de iyi giyinimli ve alım gücünün yüksek olduğunu düşündüğüm insanlara yöneliyordum. zaman ve enerji çok önemli çünkü.
ama ben olsaydım "neden sorduğum halde yardımcı olmuyorsunuz? saçımı başımı beğenmediniz mi yoksa?" diye sorardım tüm sakinliğimle.
0
salaklar çünkü, başka açıklaması yok.
yukarıdaki arkadaşa da katılmıyorum. 10 saat ayakta duruyor fakat şartları bilerek işe giriyor ve o iş için para ödeniyor. memnun değilse farklı iş bakabilir çünkü o mağazaya giren kişi de parayı -muhtemelen- yerden toplamıyor. 10 saat ayakta duran arkadaş benim sattığım mal/hizmet için 4x4lük kalite bekler. ben de ondan bekliyorum.
zaten salak olmasa düşünür, adam/kadın mağazaya kadar gelmiş. belli ki bir ihtiyacı var, bir şey satın alacak. satın alma sürecinin son aşamasındadır mağazaya giren kişi. gerisi satış temsilcisinin yeteneğine kalır. bunlar salak olduğu için "hiç ilgiye gerek duymadan" satın alacak yani bok gibi parası olan ve nasıl/neye harcadığı umrunda olmayan kişilerle ilgileniyorlar sadece.
edit: unicef/greenpace gibi stklarla bu aynı değil. oradayken, aklında hiç bağış vs olmayan birini ikna etmeye çalışıyorsunuz. buradaysa zaten satın almamk için gönüllü olarak mağazaya giren birine satış yapıyorsunuz.
yukarıdaki arkadaşa da katılmıyorum. 10 saat ayakta duruyor fakat şartları bilerek işe giriyor ve o iş için para ödeniyor. memnun değilse farklı iş bakabilir çünkü o mağazaya giren kişi de parayı -muhtemelen- yerden toplamıyor. 10 saat ayakta duran arkadaş benim sattığım mal/hizmet için 4x4lük kalite bekler. ben de ondan bekliyorum.
zaten salak olmasa düşünür, adam/kadın mağazaya kadar gelmiş. belli ki bir ihtiyacı var, bir şey satın alacak. satın alma sürecinin son aşamasındadır mağazaya giren kişi. gerisi satış temsilcisinin yeteneğine kalır. bunlar salak olduğu için "hiç ilgiye gerek duymadan" satın alacak yani bok gibi parası olan ve nasıl/neye harcadığı umrunda olmayan kişilerle ilgileniyorlar sadece.
edit: unicef/greenpace gibi stklarla bu aynı değil. oradayken, aklında hiç bağış vs olmayan birini ikna etmeye çalışıyorsunuz. buradaysa zaten satın almamk için gönüllü olarak mağazaya giren birine satış yapıyorsunuz.
0
Müsteri müsteridir bir sey yok, bu adamlar o isi yapiyorlar ve bu isin genel-gecer kurallari ve belli müsteri stereotipleri var. Binlerce insan geliyor, cogu vakit ve heves öldürmeye. Saatlerce orada durup satamayacagin ürünün hizmetini vermek oldukca can sikici oluyor. Ha nedir bazen almaz dedigin müsteri, ürünü bir anda aliveriyor. Fakat bunlar yine de kaideyi bozmuyorlar. Kisacasi esnaflik zor is, sabirlari zorlamamak lazim, ben olabildigince ugrastirmamaya özen gösteriyorum. Ha alenen kötü davranilmasi ise kastiniz o ayri tabii.
0
Sana satis yapamayacagini dusundugu icin ilgilenmemis diyenler dogru diyor lakin su da var, baska musteri yoksa ve bos duruyorlarsa ordaki tek musteri olan seninle ilgilenmek zorunda. Müşteri secme hakki yok bu durumda. Belki satarim diye dusunerek yardimci olabilirdi. Ugrasmak istememis, usenmis belli ki.
0
pahalı mağaza çalışanlarında olan kraldan çok kralcılık durumuna denk gelmişsiniz. sanki asgari ücretle ya da az üstüyle çalışan biri değil de mekan sahibi gibi havalara girerler.
üşenmeyip şikayet edeceksiniz, sizin canınız sıkılıp buraya yazıyorsanız onun da canı sıkılacak.
üşenmeyip şikayet edeceksiniz, sizin canınız sıkılıp buraya yazıyorsanız onun da canı sıkılacak.
0
"kendilerinin orada kazandıkları parayla belki de çok zor alabilecekleri ürünlere sahip mağazalardaki çalışanların kibri nereden gelmekte?"
belki de, kendilerinin alamacagi seyleri alabilen insanlarin kendilerinin alamacagi seyleri alabilmelerine herhangi bir sekilde aldirmamalarindan gelmektedir.
meh...
belki de, kendilerinin alamacagi seyleri alabilen insanlarin kendilerinin alamacagi seyleri alabilmelerine herhangi bir sekilde aldirmamalarindan gelmektedir.
meh...
0
satışı gerçekten zordur günde bilmem kaç insanla ugrasırsın.
onlar gerçekten insani şartlarda çalıştırıllmıyorlar. bir kere haftada 60 saate yakın çalışıp üstüne haftanın tek günü dinlenemiyorlar bile. bayram tatili denilen şey hayatlarında yok dye düşün. bir sürü kompleksli orta sınıfa hizmet etmekten bu hale geliyorlar.
ilgilenmesi gerekti ama söylenenler doğru adamlar seninle ilgilenemez çünkü müdür zihniyeti var bir de satış yapamam prim demek o da gerçekten alacak gibi gözükenlere yöneliyordur.
onlar gerçekten insani şartlarda çalıştırıllmıyorlar. bir kere haftada 60 saate yakın çalışıp üstüne haftanın tek günü dinlenemiyorlar bile. bayram tatili denilen şey hayatlarında yok dye düşün. bir sürü kompleksli orta sınıfa hizmet etmekten bu hale geliyorlar.
ilgilenmesi gerekti ama söylenenler doğru adamlar seninle ilgilenemez çünkü müdür zihniyeti var bir de satış yapamam prim demek o da gerçekten alacak gibi gözükenlere yöneliyordur.
0
bu arada söz konusu parfümerinin sözlükteki başlığını okudum da birçok kişi benzer şeylerden şikayetçi olmuş. içimi ferahlatmadı gerçi bu ama sorunun bende olmadığını anlamış oldum.
0
Gizli müşteri diye bir kavram var bir ara arkadaşım bu işi yapıyordu satıs danismanindan kasiyere mudurune kadar herkesin ilgisini olcup not alıp bunu merkeze bildiriyordu . Ne olursa olsun kim gelirse gelsin müşteri ile ilgilenmek zorundalar . Ben de satış danışmanı oldum kimseyi bakımsızlığı ya da kıyafetine bakıp yargilamadim. Hiç hoş degil bu durum.
0
eksi sozlukte eksiyen adam
Selam. Bi sarki vardi redditte falan ota boka paylasilirdi. Bizdeki kandirdim nazli yarim gibi. Neydi o?
Selam. Bi sarki vardi redditte falan ota boka paylasilirdi. Bizdeki kandirdim nazli yarim gibi. Neydi o?
0
ben youtube'da çokça şunu görüyorum. belki bir faydası olur.
Darude - Sandstorm
Darude - Sandstorm
0
diffarensiyel
1-Bu ayakkabının satışından 10 dolar kar ettim.2-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira kardayım.3-Bu ayakkabının satışından 10 dolar zarar ettim.4-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira zarardayım.Nasıl kurarız?
1-Bu ayakkabının satışından 10 dolar kar ettim.
2-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira kardayım.
3-Bu ayakkabının satışından 10 dolar zarar ettim.
4-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira zarardayım.
Nasıl kurarız?
2-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira kardayım.
3-Bu ayakkabının satışından 10 dolar zarar ettim.
4-Bu satışla birlikte toplamda 20 lira zarardayım.
Nasıl kurarız?
0
1) I've made a profit of 10 dollars from the sale of these shoes.
2) With this/the latest sale, I've got 20 dollars profit in total.
3) I've lost 10 dollars from the sale of these shoes.
4) With this/latest sale, I've lost 20 dollars in total.
2) With this/the latest sale, I've got 20 dollars profit in total.
3) I've lost 10 dollars from the sale of these shoes.
4) With this/latest sale, I've lost 20 dollars in total.
0
Lose, zararda olmak anlamını tam karşılıyor mu? Fiil olarak tek bir kelime yok mu? Aynı şekilde profit hariç tek fiille halledemez miyiz?
0
helterskelter
Evet gencler , cok da uzun olmayan bir metni daktilo ile kagida dokmek istiyorum. Amac metni bu sekilde hediye etmek ancak takdir edersiniz ki daktilom yok. Bu isi yapabilecek herhangi bir kimse var mi acaba bi yolu var mi ? He hacilar bi deyiverin hele.
Evet gencler , cok da uzun olmayan bir metni daktilo ile kagida dokmek istiyorum. Amac metni bu sekilde hediye etmek ancak takdir edersiniz ki daktilom yok. Bu isi yapabilecek herhangi bir kimse var mi acaba bi yolu var mi ? He hacilar bi deyiverin hele.
0
madeleine elster
uygun fiyatlı bir kürk arıyorum. nereden alabilirim koyu mor-bordo renkler tercihim. hiçbir yerde rastlamadım.
uygun fiyatlı bir kürk arıyorum. nereden alabilirim koyu mor-bordo renkler tercihim. hiçbir yerde rastlamadım.
0
Kendin yapabilirsin. Tüylü şirin bir hayvan buluyorsun. Örneğin bir tavşan al. Sonra canlıyken onu ayaklarından ve kollarından bir tahtaya çivile. Yavaşça derisini yüzmeye başla. Dünyanın en büyük acısını çeker ama kime ne canım senden önemli mi!
0
traveller +1.
fakat tek tavşan veya tilki yetmez, en az bir düzine al ve canlı canlı derisini falan yüz. niye yapabileceğiniz iş için, aynısını yapacak birine para ödeyesiniz ki?
fakat tek tavşan veya tilki yetmez, en az bir düzine al ve canlı canlı derisini falan yüz. niye yapabileceğiniz iş için, aynısını yapacak birine para ödeyesiniz ki?
0
kürk giymeyi ben de seviyorum. hiçbiri gerçek kürk değil. son derece hoş duran yapma kürkler var. annemlerin gençliğinde görgüsüzlük zamanında rusya ya falan gittiklerinde aldığı gerçek kürk ve kürklü kıyafetler var, bir kere bile giymedim. hakikaten dokununca bile insanın içi kötü oluyor. ben olsam kaliteli sahte kürk arardım, renk aralığı da daha geniş.
0
There isn’t any doubt that the environmental impact of fake fur is profoundly worse than fur-farming.’
It’s undeniable that fake fur is made from non-renewable petroleum-based products, such as nylon, acrylic and polyester, then treated with heat and chemicals to improve its look and feel.
These industrial processes use three times as much non-renewable energy as real fur, according to the International Fur Trade Federation.
sorun buysa, lcw, de facto, mango ve benzeri markalardan aldığınız kazak/mont/ıvır zıvırın tamamı akrilik, viskon, polyester vs. yani habercilik abartmasını bir kenara bırakırsak, aldığınız diğer bütün giyim ürünleri kadar zararlı yapay kürk.
edit: yüzde yüz yün, kaşmir, pamuklu ürünler alacak kadar zengin olmayan bizler için en azından.
edit 2: haberdeki e ama yapay kürkü petrol yan ürünü plastikle, akrilikle, naylonla yapıyorlar, gerçek kürk doğada daha çabuk çözünüyor o yüzden sahte kürk etik değil açıklamasını yapan 'uluslararası kürk ticareti federasyonu'ymuş zaten. bilgi kirliliğinden başka şey değil. kullandığınız plastik şişeler, naylon torbalar, her sene değiştirdiğiniz elektronik eşyalar plastik petrol türevi değil mi?
It’s undeniable that fake fur is made from non-renewable petroleum-based products, such as nylon, acrylic and polyester, then treated with heat and chemicals to improve its look and feel.
These industrial processes use three times as much non-renewable energy as real fur, according to the International Fur Trade Federation.
sorun buysa, lcw, de facto, mango ve benzeri markalardan aldığınız kazak/mont/ıvır zıvırın tamamı akrilik, viskon, polyester vs. yani habercilik abartmasını bir kenara bırakırsak, aldığınız diğer bütün giyim ürünleri kadar zararlı yapay kürk.
edit: yüzde yüz yün, kaşmir, pamuklu ürünler alacak kadar zengin olmayan bizler için en azından.
edit 2: haberdeki e ama yapay kürkü petrol yan ürünü plastikle, akrilikle, naylonla yapıyorlar, gerçek kürk doğada daha çabuk çözünüyor o yüzden sahte kürk etik değil açıklamasını yapan 'uluslararası kürk ticareti federasyonu'ymuş zaten. bilgi kirliliğinden başka şey değil. kullandığınız plastik şişeler, naylon torbalar, her sene değiştirdiğiniz elektronik eşyalar plastik petrol türevi değil mi?
0
ya ben lan neyse
nedennedennedenbiri bana gerekçesini söyleyebilir mi?ya da şunu söyleyin: "şöyle şöyle düşünmüş olabilirler..."atıyorum zamanında bit salgını varmış, memura saç yasağı gelmiş ki önünü alabilsinler. sonra şapka yasağı gibi kalmış öyle. kimse kaldırmaya tenezzül etmemiş...bir faydası olduğu düşünülmel
neden
neden
neden
biri bana gerekçesini söyleyebilir mi?
ya da şunu söyleyin: "şöyle şöyle düşünmüş olabilirler..."
atıyorum zamanında bit salgını varmış, memura saç yasağı gelmiş ki önünü alabilsinler. sonra şapka yasağı gibi kalmış öyle. kimse kaldırmaya tenezzül etmemiş...
bir faydası olduğu düşünülmeli en azından.
neden
neden
biri bana gerekçesini söyleyebilir mi?
ya da şunu söyleyin: "şöyle şöyle düşünmüş olabilirler..."
atıyorum zamanında bit salgını varmış, memura saç yasağı gelmiş ki önünü alabilsinler. sonra şapka yasağı gibi kalmış öyle. kimse kaldırmaya tenezzül etmemiş...
bir faydası olduğu düşünülmeli en azından.
0
ya saç değil de sakal beni aşırı rahatsız ediyor.işveren konumundayken sakalla işe gelenlere sinir oluyorum dersiz topsuz ciddiyetsiz pis bir görüntü bence.
0
bazı mesleklerde var, saygın ve profesyonel görüntü için. memurlar da devleti temsil ediyor, devletin çalışanı ve halka hizmet ediyor. bu sebeple takım elbise, profesyonel bir görüntü şart tutulmuş. çağımızda bu esnetilebilir ki esnetildi de bundan 15 sene öncesinde, kadın devlet memurlarının pantalon giymesi yasaktı mesela, zamanın şartlarına uygun düzenlendi.
tam bir serbestlik zaten herhangi bir profesyonel kurumda yok. yani devleti, büyük bir şirket gibi düşün, bir büyük şirkette kot ve tişörtle, pijamayla, şalvarla, grup tişörtüyle işe gidemezsin. bankalar özellikle katıdır bu konuda. mantıklı açıklaması da bu.
örneğin devlet memuru değil ama avukat olarak, şort ve terlikle davaya girersen, barodan uyarı alman mümkün. mesleğe saygısızlık kabul edilir çünkü.
tam bir serbestlik zaten herhangi bir profesyonel kurumda yok. yani devleti, büyük bir şirket gibi düşün, bir büyük şirkette kot ve tişörtle, pijamayla, şalvarla, grup tişörtüyle işe gidemezsin. bankalar özellikle katıdır bu konuda. mantıklı açıklaması da bu.
örneğin devlet memuru değil ama avukat olarak, şort ve terlikle davaya girersen, barodan uyarı alman mümkün. mesleğe saygısızlık kabul edilir çünkü.
0
"sen devleti temsil ediyorsun devlet memurusun saç sakal uzatıp devletin ciddiyetini bozamazsın" şeklinde düşünmüş olabilirler.
ayrıca baya esnedi o yasaklar, memurlar bankacılardan daha rahattır. geneli için konuşuyorum tabi, ankara maliyede yaz ortasında ceket zorunluluğu var diye duymuştum
ayrıca baya esnedi o yasaklar, memurlar bankacılardan daha rahattır. geneli için konuşuyorum tabi, ankara maliyede yaz ortasında ceket zorunluluğu var diye duymuştum
0
Nedeni askeri ihtilallere dayanıyor. Askeri yönetimler başa gelince, memur tayfasını da tıpkı kendi askerleri gibi disipline etmek istediler ve saç sakal kıyafet yasaklarını getirdiler. Nedeni bu. Bizler hala o dönemin kuralları içinde yönetildiğimiz için bu yasaklar da varlığını koruyor.
0
yasak son sürat devam ediyor. öğretmenim ve koca şehir merkezinde öyle serbest gelen öğretmen görmedim. ayrıca dilenci gibi gezen bazı sözümona örnek şahsiyetle var. onlar memur değil.
0
onun gerekçesi dediğin gibi zamanında hijyen koşullarının uygun olmaması. o zaman çıkmış ve kalmış saçma bir iş.
bununla alakalı da bir hikayem var anlatayım. zamanında iskandinav ülkelerinden birinde toplantıya gittik. çok önemli biri hotele gelecek. korumalar polisler vs lobide bekliyoruz. o sırada bildiğin 15 cm keçi sakallı deri montlu bir tip dikkatimiz çekti. amir kimmiş bu ne işi varmış gidin sorun dedi. gittim sordum adam dedi ki ben polisim. yok artık dedim. kimliğini falan gösterdi dedim sana kimse bişi demio mu bu sakalla? bu benim kendimi ifade ediş tarzım. kimseyi ilgilendirmez dedi çekti gitti. ben de 2 günde bir traş olunca laf yer miyim diye düşünmeye devam edeyim dedim.
ayrıca bu da memuriyetten memuriyete değişir. insanlarla muhatab olmadığın bir işte kravat vs hak getire ama atıyorum hakimsen, büyükelçi isen -bunun da istisnası bizim berlin büyükelçimiz- o takım giyilecek, o sakal kesilecek.
bununla alakalı da bir hikayem var anlatayım. zamanında iskandinav ülkelerinden birinde toplantıya gittik. çok önemli biri hotele gelecek. korumalar polisler vs lobide bekliyoruz. o sırada bildiğin 15 cm keçi sakallı deri montlu bir tip dikkatimiz çekti. amir kimmiş bu ne işi varmış gidin sorun dedi. gittim sordum adam dedi ki ben polisim. yok artık dedim. kimliğini falan gösterdi dedim sana kimse bişi demio mu bu sakalla? bu benim kendimi ifade ediş tarzım. kimseyi ilgilendirmez dedi çekti gitti. ben de 2 günde bir traş olunca laf yer miyim diye düşünmeye devam edeyim dedim.
ayrıca bu da memuriyetten memuriyete değişir. insanlarla muhatab olmadığın bir işte kravat vs hak getire ama atıyorum hakimsen, büyükelçi isen -bunun da istisnası bizim berlin büyükelçimiz- o takım giyilecek, o sakal kesilecek.
0
ha bir de uygun olmayan türklerden örnek vereyim. meb'den daire başkanı toplantıya gelecek bize temmuz ayı. benim kurumumda koridorda ceketsiz gezmem yasak, hatta kravatsız işe gelmek amirden yazılı uyarı alma sebebi. adamı karşıladım aşağıda. tip aynen şu. kumaş pantolon, kısa kollu gömlek, kravat yok, beyaz çorap üzeri sandalet. toplantı bitti vs. genel müdür dedi ki bu adam bizim bakanlıkta çalışsa 3. gün insan görmediğin xxx dairesine yollatırdım bunu.
0
bu da devletimizin iki yüzlülüğünü göstersin. zamanında erkekler niye takım elbise ve kravat takmak zorunda, kadınlar niye başörtüsü takamıyor diye imza toplanmış. sonucu malum:
www.todayszaman.com
www.todayszaman.com
0
@ayiadam: onu bizzat yaşadım hocam. eğitim-bir-sen den sık sık çalıştığımız yere gelip propoganda yapıyorlardı. ama nasıl bir görsen... yok türbana da serbestlik gelecekmiş, kot pantolona da... herkes eğitim-bir-sen li olmalıymış... ordu'da 65 yaşında adam varmış, eğitim-bir-sen in bu çalışmalarını görünce ağlamış. "yıllardır nerelerdeydiniz." demiş...
sonra türbana özgürlük bir geldi -iyi de oldu ama sadece türbana getirilmesi iğrenç- bunlar toz oldu. eğitim-bir-sen li müdürler serbest kıyafetle işe gelen memurlarını tehdit eder oldu... ki bilen bilir şu anda müdürlerin neredeyse tamamı eğitim-bir-sen li.
dediklerim meb için geçerli.
sonra türbana özgürlük bir geldi -iyi de oldu ama sadece türbana getirilmesi iğrenç- bunlar toz oldu. eğitim-bir-sen li müdürler serbest kıyafetle işe gelen memurlarını tehdit eder oldu... ki bilen bilir şu anda müdürlerin neredeyse tamamı eğitim-bir-sen li.
dediklerim meb için geçerli.
0
Çok doluyum bu konuda yazsam 8 paragraf yazarım şuraya da kısacası;
nedeni memurların kendisi. Bazen iş ortamında denk gelir konuşurken, hemen hemen yarısı serbest kıyafete karşı. Şu cümleyi duydum, "o zaman herkes istediği gibi gelir". Yeni memurlarla değişiyor bu mantık sanki.
Kuruma, amire ve hizmet sınıfına göre çok farkediyor ama. Ben bi ara protesto için pantolonu çorabın içine sokup dolaşıyodum ama katılım olmadı pek. Bizim odada sınırlı kaldı direnişim.
nedeni memurların kendisi. Bazen iş ortamında denk gelir konuşurken, hemen hemen yarısı serbest kıyafete karşı. Şu cümleyi duydum, "o zaman herkes istediği gibi gelir". Yeni memurlarla değişiyor bu mantık sanki.
Kuruma, amire ve hizmet sınıfına göre çok farkediyor ama. Ben bi ara protesto için pantolonu çorabın içine sokup dolaşıyodum ama katılım olmadı pek. Bizim odada sınırlı kaldı direnişim.
0
Askeri yönetimlerden kalma bir şey bu. Bankalardaki durumdan biraz farklı. Bankalarda falan müşteriye karşı prezentabl bir görüntü hedeflendiği için vardır o kurallar.
Askerlikte, ordularda verilen öğretinin temel amacı insanın bir birey olmaktan ziyade bir topluluğun bir parçası olmasıdır. Bu nedenle insanı birey yapacak, diğerlerinden farklı kılacak her şey yasaklanmaya çalışılır. Buna da saçtan sakaldan başlanır en basitinden. Herkes tek tip olmalıdır. Böylece sen ahmet mehmet olmazsın, o ordunun bir parçası olursun sadece.
Vaktiyle bu askeri esaslarla yönetilen bir memleket olduğumuzdan, daha bireyciliği tam olarak kavrayamamış olduğumuzdan böyle ilkellikler bizde hala var. Biz çocukken okullar da böyleydi mesela. Girişte saç kontrolü falan yapardı müdür yardımcıları. Bunlar kalktı. Zamanla diğer alanlarda da kalkacaktır.
Askerlikte, ordularda verilen öğretinin temel amacı insanın bir birey olmaktan ziyade bir topluluğun bir parçası olmasıdır. Bu nedenle insanı birey yapacak, diğerlerinden farklı kılacak her şey yasaklanmaya çalışılır. Buna da saçtan sakaldan başlanır en basitinden. Herkes tek tip olmalıdır. Böylece sen ahmet mehmet olmazsın, o ordunun bir parçası olursun sadece.
Vaktiyle bu askeri esaslarla yönetilen bir memleket olduğumuzdan, daha bireyciliği tam olarak kavrayamamış olduğumuzdan böyle ilkellikler bizde hala var. Biz çocukken okullar da böyleydi mesela. Girişte saç kontrolü falan yapardı müdür yardımcıları. Bunlar kalktı. Zamanla diğer alanlarda da kalkacaktır.
0
ne yasagi ya yasak mi varmis diyenler hangi ulkede yasiyor cidden merak ediyorum.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
1- ne sıklıkla değiştiriyorsunuz? çabuk sıkılıyor musunuz?2- yeni gözlük aldığınızda, eskisini ne yapıyorsunuz? arada sırada değiştirip takıyor musunuz?3- ne tip gözlük kullanıyorsunuz? (kemik, çerçevesiz vs.)4- bir gözlüğe en fazla kaç para verirsiniz?
1- ne sıklıkla değiştiriyorsunuz? çabuk sıkılıyor musunuz?
2- yeni gözlük aldığınızda, eskisini ne yapıyorsunuz? arada sırada değiştirip takıyor musunuz?
3- ne tip gözlük kullanıyorsunuz? (kemik, çerçevesiz vs.)
4- bir gözlüğe en fazla kaç para verirsiniz?
2- yeni gözlük aldığınızda, eskisini ne yapıyorsunuz? arada sırada değiştirip takıyor musunuz?
3- ne tip gözlük kullanıyorsunuz? (kemik, çerçevesiz vs.)
4- bir gözlüğe en fazla kaç para verirsiniz?
0
1- 2 yılda bir.
2- eskisi yedekte kalıyor, denize giderken falan eskisini alıyorum.
3- kemik.
4- gözlük+cam 1000 falan.
2- eskisi yedekte kalıyor, denize giderken falan eskisini alıyorum.
3- kemik.
4- gözlük+cam 1000 falan.
0
1. kırıldıkça veya kayboldukça (ortalama 3 yılda bir). Sıkılmıyorum.
2. eskisi varsa yenisini almıyorum.
3. 3 gözlük kullandım. hepsi de üstten yarım çerçeve.
4. hoşuma gittiyse 750 sınırına dayanırım.
2. eskisi varsa yenisini almıyorum.
3. 3 gözlük kullandım. hepsi de üstten yarım çerçeve.
4. hoşuma gittiyse 750 sınırına dayanırım.
0
1- kirildikca. Hayir.
2- eskisini takabiliyorsam yeni gozlugu niye alayim?
3- kemik.
4- fakirim ben, 150'den fazla vermem. Onemli olan cami zaten, cerceveye o kadar para vermeyi israf olarak goruyorum.
2- eskisini takabiliyorsam yeni gozlugu niye alayim?
3- kemik.
4- fakirim ben, 150'den fazla vermem. Onemli olan cami zaten, cerceveye o kadar para vermeyi israf olarak goruyorum.
0
En son 4 yil once kemik gozlk aldim ama eski cercevesiz gozlugum de kullanilabilir durimda kafama gore kullaniyorum.
300 den.fazla vermem.(cam dahil)
Not: genelde disarida lens kullaniyorum.
300 den.fazla vermem.(cam dahil)
Not: genelde disarida lens kullaniyorum.
0
1-kırıldıkça, çünkü numaram değişmiyor yıllardır.
2-numarası değişmiş oluyor.
3-kemik çerçeveli.
4-çerçeveye mümkün olduğunca az. cam konusunda iyi olsun diyorum, o da göz bozukluğuna göre değişiyor.
not: yıllardır ev dışında lens kullanıyorum. dışarı gözlükle çıkmıyorum.
2-numarası değişmiş oluyor.
3-kemik çerçeveli.
4-çerçeveye mümkün olduğunca az. cam konusunda iyi olsun diyorum, o da göz bozukluğuna göre değişiyor.
not: yıllardır ev dışında lens kullanıyorum. dışarı gözlükle çıkmıyorum.
0
Gözlüğüm yok ama gözlük çerçevesine 200 liradan fazla veren çok net görgüsüz bir köylüdür.
0
1- beş yıldır gözlük kullanıyorum, değiştirmedim yenisini alıp dönüşümlü kullanıyorum.
2- yukarıda
3- dışarıda kemik içeride çerçevesi az olandan :)
4- şaşıracaksın 2011'de numaralı (antirefleli üstelik) cam ile gayet hafif kemik gözlüğü 60 liraya aldım. Reçete falan da yok, bildiğin 60 lira.
Görüldüğü üzre optikçiler adamı ayakta züger. Çerçeveye çok para verilmesi bence gereksiz ötesi. Millet çok pahalı alınca daha rahat edeceğini sanıyor ama alakası yok.
2- yukarıda
3- dışarıda kemik içeride çerçevesi az olandan :)
4- şaşıracaksın 2011'de numaralı (antirefleli üstelik) cam ile gayet hafif kemik gözlüğü 60 liraya aldım. Reçete falan da yok, bildiğin 60 lira.
Görüldüğü üzre optikçiler adamı ayakta züger. Çerçeveye çok para verilmesi bence gereksiz ötesi. Millet çok pahalı alınca daha rahat edeceğini sanıyor ama alakası yok.
0
1 - 6 yıl önce aldığım ilk gözlüğümü bu hafta değiştirdim
2 - Eskisinin de kırılan şeysini yaptırdım işte kullancam.
3 - Eskisi çerçevesiz, temizlemesi zor oluyor diye yenisini kemik aldım.
4 - Sigorta payı düşülmüş haliyle cam+çerçeve 200 liradan fazla vermem.
2 - Eskisinin de kırılan şeysini yaptırdım işte kullancam.
3 - Eskisi çerçevesiz, temizlemesi zor oluyor diye yenisini kemik aldım.
4 - Sigorta payı düşülmüş haliyle cam+çerçeve 200 liradan fazla vermem.
0
1. Ortalama 2 yıl. Farklı farklı kullandığım için sıkılmıyorum.
2. Eskilerini de bakım/temizlik sonrası kullanmaya devam ediyorum.
3. Kıyafete ve işe göre değiştiriyorum. İş kıyafetiyle çerçevesiz, günlük kemik, sporda çerçevesiz ya da lens.
4. Görgüsüz bir köylü olarak koca kafama uyan, sağdan soldan sıkıp başımı ağrıtmayacak, rahatsız etmeyecek şık bir çerçeve+inceltilmiş cama 1000'e kadar ve hatta biraz fazlasını veririm.
2. Eskilerini de bakım/temizlik sonrası kullanmaya devam ediyorum.
3. Kıyafete ve işe göre değiştiriyorum. İş kıyafetiyle çerçevesiz, günlük kemik, sporda çerçevesiz ya da lens.
4. Görgüsüz bir köylü olarak koca kafama uyan, sağdan soldan sıkıp başımı ağrıtmayacak, rahatsız etmeyecek şık bir çerçeve+inceltilmiş cama 1000'e kadar ve hatta biraz fazlasını veririm.
0
dedim dedim de kime dedim
yarım tavuk(tavukçularda olan pişmiş)+patates+turşu+pilav+light kola,adana veya tavuk şiş yanında salata falan maden suyu2 bira+patates + kokoreç
yarım tavuk(tavukçularda olan pişmiş)+patates+turşu+pilav+light kola,
adana veya tavuk şiş yanında salata falan maden suyu
2 bira+patates + kokoreç
adana veya tavuk şiş yanında salata falan maden suyu
2 bira+patates + kokoreç
0
adana bulgurluysa sanırım adana + salata + maden suyu. diğer ikisinden iyidir en azından.
0
tavuk şiş, salata, maden suyu tabi ki. kola light olsa da zararlı ve patatesteki karbonhidratı almasanız daha iyi. biralara hiç girmiyorum
0
millet bir anda salataya geçeyim istiyor ama olmuyor tabi.. mesela artik oglen yemiyorum sabah bi poca bi de aksam yemeği..
0
yarım tavuk diyet için uygun da, hem patates hem pilav yiyince diyet olmuyor. yani sadece tavuk turşu kola yaparsanız olur mesela.
0
Copernic
Bir mekanın barmeni ile bir şekilde tanıştım. O da beni sahibi ile tanışırdı. Yalnız da olsam arkadaşlarla da olsam artık hep oraya gidiyorum. Çünkü barmen arkadaş sağolsun kokteylleri benim için bol alkollü hazırlıyor, masamıza ucretsiz meyveler çerezler gönderiyor. Mekanda yer olmasa bile garsonla
Bir mekanın barmeni ile bir şekilde tanıştım. O da beni sahibi ile tanışırdı. Yalnız da olsam arkadaşlarla da olsam artık hep oraya gidiyorum. Çünkü barmen arkadaş sağolsun kokteylleri benim için bol alkollü hazırlıyor, masamıza ucretsiz meyveler çerezler gönderiyor. Mekanda yer olmasa bile garsonlara söyleyip bir şekilde masa ayarlatıyor. Ben hesap gelince iyi bir bahşişi garsonlara bırakıyorum ancak bu bahşişten barmene pay gider mi bilmiyorum. Kalkarken ayrıca gidip barmene bahşiş bıraksam uygun olur mu ? Veya gidip orta halli bir mağazadan (mesala mavi) hediye çeki alıp uygun bir zamanda barmene versem mi ? Teşekkür ederim.
0
barların çoğunda ortak bahşiş kutusu vardır, gün sonunda paylaştırılır. sadece ona da verseniz, diğerlerine ayıp olmasın diye kutuya koyması gerekir. barmenler de dahil evet.
0
barmen zaten bedava içiyor içki ısmarlaman saçma olur.
tip herkese bölüştürülür. garsona verdiğin ona da gider.
tip herkese bölüştürülür. garsona verdiğin ona da gider.
0
mavi hediye çeki valla kallavi olur bence bi ay boyunca beleş içersin. durumu da açıklarsın verirken "kanki böyleyken böyle, diğer arkadaşlara veriyoz ama sana da direkt böyle para verirsem ayıp olur gibi geldi, bu kartı hediye olarak kabul et" dersin.
sonra gelsin bedava içkiler. (şaka şaka, bedava içki gelmez ama kral arkadaşın olur.)
sonra gelsin bedava içkiler. (şaka şaka, bedava içki gelmez ama kral arkadaşın olur.)
0
mavi jeans de leş bir marka oradan alma hediye kartı alacaksan. hem de gereksiz pahalı. zaten neden böyle bir şey alacaksın ki? adam seni mekanda tutmaya çalışıyor işte sen de oraya geliyorsun. win win durumu var. hediye gereksiz olur.
0
tip barda duruyor olabilir, bigün de tipi mekandan ayrılırken selam vermeye gidin sonra orda atın ama böyle göstere göstere olmadan.
0
kibritsuyu
bir ceza davası ile ilgili bilirkişi raporu yazıyorum. asliye ceza mahkemesi. kamu davası. davacı K.H. diyor, o tamam. lakin dava dosyasında davalı olan kişiden bazı yerlerde "davalı", bazı yerlerde "şüpheli", bazı yerlerde de "sanık" olarak bahsediliyor.hangisi daha doğru? tüm raporda aynı kelimeyi
bir ceza davası ile ilgili bilirkişi raporu yazıyorum. asliye ceza mahkemesi. kamu davası. davacı K.H. diyor, o tamam. lakin dava dosyasında davalı olan kişiden bazı yerlerde "davalı", bazı yerlerde "şüpheli", bazı yerlerde de "sanık" olarak bahsediliyor.
hangisi daha doğru? tüm raporda aynı kelimeyi kullanmak istiyorum, bir yerde sanık, bir yerde şüpheli diye bahsetmeyeyim.
hangisi daha doğru? tüm raporda aynı kelimeyi kullanmak istiyorum, bir yerde sanık, bir yerde şüpheli diye bahsetmeyeyim.
0
dava açıldıysa sanıktır.
dava açılmadan önceki aşamada, soruşturma aşamasında şüpheli diyorlar.
dava açılmadan önceki aşamada, soruşturma aşamasında şüpheli diyorlar.
0
polis tutanaklarında ve savcılık evrakında şüpheli diye geçer, dava açıldıktan sonra mahkeme evrakında sanık denir. davalı denmez, özel hukukta olur davalı. sen sanık yaz.
0
evet şimdi dikkat ettim. emniyet ve savcılık tutanaklarında şüpheli diyor. duruşma tutanaklarında sanık diyor. benden önceki bilirkişi raporlarında davalı demiş diğer bilirkişi arkadaşlar.
peki karşı tarafa davacı diyoruz değil mi?
ya şöyle açık açık sorayım. dava vergi kaçakçılığı. vergi dairesi incelemiş, kaçakçılığı tespit edip savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, savcı da kamu davası açmış.
bilirkişinin teki "müşteki: x vergi dairesi" demiş, altına da "davacı k.h." demiş. bu ikisini de (hem müşteki hem davacı) yazmalı mıyız?
peki karşı tarafa davacı diyoruz değil mi?
ya şöyle açık açık sorayım. dava vergi kaçakçılığı. vergi dairesi incelemiş, kaçakçılığı tespit edip savcılığa suç duyurusunda bulunmuş, savcı da kamu davası açmış.
bilirkişinin teki "müşteki: x vergi dairesi" demiş, altına da "davacı k.h." demiş. bu ikisini de (hem müşteki hem davacı) yazmalı mıyız?
0
duseyazar
selamlar ahali,bir adet bernese sahiplenmek istiyorum. öğrendiğim kadarıyla küçükken sahiplerine alışıyor ve bir daha başkasına çok ısınamıyorlarmış psikolojik olarak.şimdi bu şartlar altında nerden bernese sahiplenebilirim? pet shoptan satın almak istemiyorum, barınaklarda var mıdır şüpheliyim, ne
selamlar ahali,
bir adet bernese sahiplenmek istiyorum. öğrendiğim kadarıyla küçükken sahiplerine alışıyor ve bir daha başkasına çok ısınamıyorlarmış psikolojik olarak.
şimdi bu şartlar altında nerden bernese sahiplenebilirim? pet shoptan satın almak istemiyorum, barınaklarda var mıdır şüpheliyim, ne dersiniz?
bir adet bernese sahiplenmek istiyorum. öğrendiğim kadarıyla küçükken sahiplerine alışıyor ve bir daha başkasına çok ısınamıyorlarmış psikolojik olarak.
şimdi bu şartlar altında nerden bernese sahiplenebilirim? pet shoptan satın almak istemiyorum, barınaklarda var mıdır şüpheliyim, ne dersiniz?
0
merhaba. ben cinsin ismini bilmiyordum açtım baktım şimdi. bizim buralarda var tasmalı serbest geziyolar sevecen tipler hırladıklarını falan görmedim. bu küçükken sahiplerine ısınıyor başkasını gözü görmüyor olayının gerçek olduğunu düşünmüyorum tabi ki sahiplerine ayrı bir ilgi duyarlar ama yeni, iyi bakılan bir eve giderse 2-3 aya uyum sağlar her hayvan özel eğitimli yada psikolojik olarak rahatsız değilse. normali bu. eski sahibi ıslık mıslık çalsa adını söylerse hatırlar tabi de neyse çok uzattım vardır barınakta ama yaşı büyük gelebilir size ama siz gidin.
köpek almaya kesin karar verdiyseniz sabit bir cins fikrinizi kırmanız muhtemel. biri gelir durup dururken elinizi yalar işeyiverir size kuyruk sallarken "bu beni çok sevdi" diye onu alırsınız. bol şans.
köpek almaya kesin karar verdiyseniz sabit bir cins fikrinizi kırmanız muhtemel. biri gelir durup dururken elinizi yalar işeyiverir size kuyruk sallarken "bu beni çok sevdi" diye onu alırsınız. bol şans.
0
köpekler yaşadıklarıinsanları unutmuyorlar ama sizin sevgi ve ilginiz emin olun hayatında ilk sizi tanımış gibi davranmasını sağlıyor. sadece travmalar yaşamış köpeklerle sorunları aşmak biraz daha uzun sürüyor. pet shoptan kesinlikle almayın.
şahsınıza değil söylediklerim öncelikle belirteyim. 7 yıl önce ilk defa görmüştüm türkiye'de. şu an birkaç sokak yakınımda 2 bernese dağ köpeği var. bir zamanlar golden'lar, sonra cooker'lar, sonra beagle'lar geçen yıl jack russel'lar vardı "piyasa"da. şimdi de bernese'ler aynı hızla popülerleşiyor. küçük alanda bakılması imkansız bu cinsi apartmanda yaşatıyorlar. iri bir golden'dan, rott'tan daha büyük bir cins. çok uzun yürüyüş istiyor. şehir yaşantısına uyumu biraz zor.
şahsınıza değil söylediklerim öncelikle belirteyim. 7 yıl önce ilk defa görmüştüm türkiye'de. şu an birkaç sokak yakınımda 2 bernese dağ köpeği var. bir zamanlar golden'lar, sonra cooker'lar, sonra beagle'lar geçen yıl jack russel'lar vardı "piyasa"da. şimdi de bernese'ler aynı hızla popülerleşiyor. küçük alanda bakılması imkansız bu cinsi apartmanda yaşatıyorlar. iri bir golden'dan, rott'tan daha büyük bir cins. çok uzun yürüyüş istiyor. şehir yaşantısına uyumu biraz zor.
0
3 ay önce şu duyuruyu açsaydın aşağıdaki yavruya yuva arıyorduk bernese rott kirması,çok hareketli ve güçlü bir hayvan insana sarıldığı veya üzerine atladığı zaman direkt yerdesin , apartman yaşamına pek uygun değil aşırı tüylü ve de egzersiz ihtiyacı yüksek olan bir köpek geniş bir alanda bahçede bakılması çok daha rahat olur,evde bakıyor olsan kangal beslemek gibi olur.
onedrive.live.com
onedrive.live.com
0
şimdi ismine tam olarak bakarsak bernese dağ çoban köpeği olarak geçiyor. çoban köpeği de ne demektir, evde bakılmaması gereken bir ırk demektir. çünkü çoban köpekleri çok enerjiktir, gütmek isterler, canları sıkıldığında gerçekten sıkıldıklarını gösterirler. ek olarak da müthiş cüsseli bir köpek. kilosunu hesaba katıp, sizi veya diğer gezdiren kişileri uçurup uçurmayacağını düşünmeniz gerek. 60kg'lık köpeğe bakmak hiç kolay değil. eve uygun bir ırk maalesef ki değiller. gerçekten br barınağa bakıp gönlünüzü çalan köpek mutlaka ki çıkacaktır. o durumda öyle bir köpeği sahiplenmek daha güzel hissettirir. çok sayıda üç bacaklı köpek de oluyor. yuva olmak isterseniz eğer sizi beklediklerine eminim.
0
okuyamıyom ben ya
Evet sizin ezber yönteminiz nedir? Ezberlemem gereken sayfalarca konu var ve ben bu işi yapamıyorum. Mucizevi bi dokunuşa ihtiyacım var galiba. :(
Evet sizin ezber yönteminiz nedir? Ezberlemem gereken sayfalarca konu var ve ben bu işi yapamıyorum. Mucizevi bi dokunuşa ihtiyacım var galiba. :(
0
ezber yaparken geri geri yürüm
eğer çiğnemenin sıkıntı olmicaği bi durumsa ezbere ihtiyacin olan yer agzini özel tadi olan bi sakiz at çiğnerken ezber yap ezber gerektiğinde aynı sakizdan çiğnemeye başla beynin aynı tadi aldiği için ezberlediğin kismi daha kolay hatirlamana yardimci oluyo
ben bu ikisini deniyorum faydasi oluyo genelde
eğer çiğnemenin sıkıntı olmicaği bi durumsa ezbere ihtiyacin olan yer agzini özel tadi olan bi sakiz at çiğnerken ezber yap ezber gerektiğinde aynı sakizdan çiğnemeye başla beynin aynı tadi aldiği için ezberlediğin kismi daha kolay hatirlamana yardimci oluyo
ben bu ikisini deniyorum faydasi oluyo genelde
0
ismine gönderme yaparsak önce okumalısın :)
saka bir yana bildigim, miden toklukla açlık arasinda bir halde bulunsun sonra çalis.
(arada atistirmak yok )
saka bir yana bildigim, miden toklukla açlık arasinda bir halde bulunsun sonra çalis.
(arada atistirmak yok )
0
sayfalarca konu var demişsiniz. normal bir insanın sayfalarca yazıyı kelime kelime ezberlemesi zaten mümkün değil bence. çalışmak ve akılda tutmaktan bahsediyorsanız, önce bir paragrafı okuyup, önemli kelimelerin altını çizin, sonra kendi elyazınızla bir kağıda o kelimelerden kısaca hatırlatıcı bir paragraf özeti yazın. sayfalar tamamlanınca, önce birinci paragrafın özetindeki kelimelere bakın, karşınızda biri varmış gibi o paragrafı aklınızda kaldığınca anlatın.sonra paragrafı tekrar okuyun, eksik olduğunuz kısmı yazdığınız kağıda bir iki kelimeyle özetleyin. tamamını böyle yaptıktan sonra, bir daha baştan kağıda bakarak bütün yazıyı paragraf paragraf anlatın.
0
dinleyerek
sunumlarımın metnini yazıyorum, sonra da okuyarak kaydediyorum. sonra bikaç kez dinledim mi ezberliyorum
sunumlarımın metnini yazıyorum, sonra da okuyarak kaydediyorum. sonra bikaç kez dinledim mi ezberliyorum
0
Sakızımı attım ağzıma, loci yöntemini araştırdım iyi güzel. Fakat ezberlemem gerekenlerin ufacık bir kısmı şu:
Danıştay ilk derece mahkemesi olarak:
a) Bakanlar Kurulu kararlarına,
b) (5183 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen bend. Yürürlük: 9.6.2004) Başbakanlık, bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının müsteşarlarıyla ilgili müşterek kararnamelere, (*)
c) Bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere,
d) (5183 Sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen ibare. Yürürlük: 9.6.2004) Danıştay İdari Dairesince (**) veya İdari İşler Kurulunca verilen kararlar üzerine uygulanan eylem ve işlemlere,
e) Birden çok idare veya vergi mahkemesinin yetki alanına giren işlere,
f) Danıştay Yüksek Disiplin Kurulu kararları ile bu Kurulun görev alanı ile ilgili Danıştay Başkanlığı işlemlerine,
Karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülmeyen kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan idari davaları karara bağlar.
Yani hiçbir mantığı olmaksızın tamamen bunu ezberlemem bekleniyor. Bunlar için loci uygulamaz herhalde bilemedim.
Zaten yazmadan ne okuduğunu dahi unutan bi insanım. Tüm konuşarın bi özetini çıkardım. Ancak hepsi ezber olduğundan aklımda hiçbir şey kalmadı. Ses kaydı olayını da deneyebilirim herhalde. :/
Danıştay ilk derece mahkemesi olarak:
a) Bakanlar Kurulu kararlarına,
b) (5183 sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen bend. Yürürlük: 9.6.2004) Başbakanlık, bakanlıklar ve diğer kamu kurum ve kuruluşlarının müsteşarlarıyla ilgili müşterek kararnamelere, (*)
c) Bakanlıkların düzenleyici işlemleri ile kamu kuruluşları veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarınca çıkarılan ve ülke çapında uygulanacak düzenleyici işlemlere,
d) (5183 Sayılı Kanunun 4 üncü maddesiyle değişen ibare. Yürürlük: 9.6.2004) Danıştay İdari Dairesince (**) veya İdari İşler Kurulunca verilen kararlar üzerine uygulanan eylem ve işlemlere,
e) Birden çok idare veya vergi mahkemesinin yetki alanına giren işlere,
f) Danıştay Yüksek Disiplin Kurulu kararları ile bu Kurulun görev alanı ile ilgili Danıştay Başkanlığı işlemlerine,
Karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülmeyen kamu hizmetleri ile ilgili imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan idari davaları karara bağlar.
Yani hiçbir mantığı olmaksızın tamamen bunu ezberlemem bekleniyor. Bunlar için loci uygulamaz herhalde bilemedim.
Zaten yazmadan ne okuduğunu dahi unutan bi insanım. Tüm konuşarın bi özetini çıkardım. Ancak hepsi ezber olduğundan aklımda hiçbir şey kalmadı. Ses kaydı olayını da deneyebilirim herhalde. :/
0
Mesela diyelim ingilizceden kelime ezberlemeye çalışıyorsun beynin o kelimeyi hafızaya işleyebilmesi için en az 17 kez karşılaması gerekiyor. Bu yüzden ingilizce hikaye kitapları okumamız falan öneriliyor. Onun dışında nasıl ezberlediğini anlamaya çalış yazarak ya da okuyarak olabilir ben mesela bir konunun özetini çıkartıyorum sonra onunda özetini çıkartıp anlamadığım yeri defalarca yazıyorum ve kodlamaya çalışıyorum. Kelimeleri, cümleleri bir şeylere benzetmeye çalışıyorum. Bunların yanında eğer ezberlemeye çalıştığın şeyi sesli notlara kaydedip yolda açıp dinleyebilirsin böylece kulağında aşina olur.
0
Ogrenmek istediginiz konuda aktif olmak sureci hizlandirir. Cok zaman gerekse de etkilidir. Birine anlatmayi, ogretmeyi, kendinize ogretmeyi deneyin. Konuya gore aktifligi uyarlayin.
0
zamanında lys edebiyatı fullleyebilmek için koca kitabı ezberlemiştim. herhangi bir mantık oturtamıyorsan sık tekrar yaparak sorunun üstesinden gelebilirsin.
0
Gözüm kapalı tekrar ediyorum ben. Bazen de bakmadan maddeleri geri geri sayıyorum.
Bilimsel bir yönü yok herhalde bilmiyorum, kendi kendime böyle bir yöntem geliştirdim.
Bilimsel bir yönü yok herhalde bilmiyorum, kendi kendime böyle bir yöntem geliştirdim.
0
@advocatblabla idare değil maalesef, idareyi zamanında şansa geçtiğimden olsa gerek şu anda idari yargıda çırpınıyorum.
Bir amuda kalkmadan çalışmadığım kaldı. O da artık bir sonraki döneme. Yapılabilir nitelikte olan tavsiyeleri dinledim, denedim. Teşekkürler! İyi dilekleriniz benimle olsun duyuru. ^^
Bir amuda kalkmadan çalışmadığım kaldı. O da artık bir sonraki döneme. Yapılabilir nitelikte olan tavsiyeleri dinledim, denedim. Teşekkürler! İyi dilekleriniz benimle olsun duyuru. ^^
0
tavish11
Şimdi eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra branşa göre KPSS ye giriliyor. Ataması yapılmayan öğretmen KPSS den iyi not alamayan mı yoksa KPSS süper mükemmel olduğu halde atanamayan mı?
Şimdi eğitim fakültesinden mezun olduktan sonra branşa göre KPSS ye giriliyor. Ataması yapılmayan öğretmen KPSS den iyi not alamayan mı yoksa KPSS süper mükemmel olduğu halde atanamayan mı?
0
Kpss'ye girip gerekli puan turunde istenen sartlari (50 uzeri almak gibi) saglamasina ragmen atanamayana denir.
0
İyi de bu saçmalık. Devlet seni atamak zorunda değil ki? Ben de Fen-Edebiyat bölümünde okuyorum. Kimse bana okulu bitir öğretmenlik hazır demedi. İnsanların bunu bilerek seçim yapmaları gerekir bence.
0
devlet atamak zorunda değil ama, bazı branşlarda öğretmen eksiksiği olduğu halde kadro açılmayıp atıyorum 85le atanamıyorsun, bazı branşlar ise öğretmen fazlası olduğundan normali haftada 40 saatse, 10 saat derse giriyorlar ve o branşlarda yine de hayvan gibi kadro açılıyor, 60la atanıyorlar.
devlet, kimseye iş vermek zorunda değil, ancak ben atıyorum fen edebiyat okudum ve toplamda ülkede benim branşımda 10.000 öğretmen eksiği var, buna rağmen eksik olmayan dallarda kadro açılıyor, sırf o öğretmenleri görevlendirmek için her mahalleye imam hatip açıyorlarsa, benim branşımda ise yıllardır kadro açılmadığı için mükemmel kpss puanlarıyla atanamıyorsam, devlete tepki göstermek hakkımdır.
devlet, kimseye iş vermek zorunda değil, ancak ben atıyorum fen edebiyat okudum ve toplamda ülkede benim branşımda 10.000 öğretmen eksiği var, buna rağmen eksik olmayan dallarda kadro açılıyor, sırf o öğretmenleri görevlendirmek için her mahalleye imam hatip açıyorlarsa, benim branşımda ise yıllardır kadro açılmadığı için mükemmel kpss puanlarıyla atanamıyorsam, devlete tepki göstermek hakkımdır.
0
www.tbmm.gov.tr
MADDE 49. – Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
(Değişik: 3.10.2001-4709/19 md.) Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.
www.turkegitimsen.org.tr
12 yılda atanamayan öğretmen sayısı 70.000 den 350.000'e çıktı.(mayıs 2015)
2014'te bu sayısı 330.000'di.
MADDE 49. – Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
(Değişik: 3.10.2001-4709/19 md.) Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.
www.turkegitimsen.org.tr
12 yılda atanamayan öğretmen sayısı 70.000 den 350.000'e çıktı.(mayıs 2015)
2014'te bu sayısı 330.000'di.
0
Ne demek devlet atama yapmak zorunda degil. Egitim fakulteleri neden var acaba? Devlet yillarca kendi verdigi egitime guvenmiyor diplomasinda ogretmen yazan adami yooo okul boyunca girdigin sinavlar yetmedi, mezuniyet falan hikaye bir de kpss'ye gireceksin orada hayatin boyunca anlatmayacagin derslerden de sorumlu olacaksin diyor. Eeee tamam diyorsun uzerine yuzlerce lira para verip basvuruyorsun (bu rada niye parayi yine ben veriyorum o da tartisilir) taban puan belirliyor cok uzerinde aliyorsun eee ben seni atamam niye peki? Nasil bir aciklamasi olabilir bunun? Hem siz sadece fen edebiyat mezunlari mi atanamiyor saniyorsunuz da devlet boyle bir taahhutte bulunmadi diyorsunuz. Sunu ayri tartisiriz ama fen edebiyat fakultelerine formasyon hakki verilmeli mi verilmemeli mi?
0
Ayrica atamasi yapilmayan ogretmen yerine devletin ucretli ogretmen calistirdigini da biliyorsunuzdur. Bu ogretmenlerin cogunun nasil secildigi malum. Ya branslari disinda derse giriyorlar (xyz mezunu ingilizce ogretmeni) ya da hic ilgisiz bolumlerden mezun olup ogretmenlik yapiyorlar (su urunleri mezunu tarih ogretmeni). Formasyonu falan gectim zaten. Gercekten ogretmenlik mezunu olan ucretli ogretmen arkadaslar da ayni kadrolu gibi nobet tutuyor, is yuku tasiyor ve onun ucte bir maasini aliyor yazik gunah degil mi? Egitim politikasi boyle olur mu?
0
@acemi benim sorum uzerine yazmissin sanirim. Egitim fakultesi - devlet okulu size ne ifade ediyor acaba? Egitim fakultelerinden mezun ogretmenler atanmazlarsa sizce devlet okullarinda ogretmen olarak kim gorevlendirilmeli? Mesela sizin yerinize ayni bolumun teknikeri ayni isi yapabiliyor mu?(tekniker kelimesi asagilamak adina kullanilmamis olup egitim farkliligi belirtilmek icin kullanilmistir)
0
40 puan alıp atanamayana da 90 puan alıp atanamayana da "ataması yapılmayan" diyorlar. bu puan farkı da sözüm ona ihtiyaca göre yapılan kadro tahsislerinden kaynaklanıyor. şu anda hükümete sorsan en en ennnnnnnnnnn çok din kültürü öğretmenliğinde açık var. tabi bu koskoca bir yalan. meb de öğretmenim ve gayet rahat gözlemleyebiliyorum hangi branşta açık olduğunu.
0
standartı yok. bölüm kontenjanına göre değişiyor.
kimi bölümde 85 ile atanamıyorsun ama ingilizce öğretmenliği gibi bölümlerde 67 ile falan atanabiliyorsun.
devlet ihtiyacına göre almalı, onun dışında eğitim fakültelerinde okuyan çoğu öğrencinin öğretmen olma potansiyeli taşımadığını düşünüyorum. çoğunun kendi branşındaki konuları bildiği yok. insan bilmediği bir şeyi karşısındakine nasıl aktaracak ki?
onun dışında kpss'ye girip 50-55 alıp atanamıyoruz diyenleri de doğru bulmuyorum.
devletin verdiği sosyal hakları da yeterli bulmuyorum. çünkü öğretmen, bir insanın hayatında önemli bir yere sahip. daha iyi haklara sahip olmalı ama hakedenin öğretmenlik yapması gerektiğini düşünüyorum.
kimi bölümde 85 ile atanamıyorsun ama ingilizce öğretmenliği gibi bölümlerde 67 ile falan atanabiliyorsun.
devlet ihtiyacına göre almalı, onun dışında eğitim fakültelerinde okuyan çoğu öğrencinin öğretmen olma potansiyeli taşımadığını düşünüyorum. çoğunun kendi branşındaki konuları bildiği yok. insan bilmediği bir şeyi karşısındakine nasıl aktaracak ki?
onun dışında kpss'ye girip 50-55 alıp atanamıyoruz diyenleri de doğru bulmuyorum.
devletin verdiği sosyal hakları da yeterli bulmuyorum. çünkü öğretmen, bir insanın hayatında önemli bir yere sahip. daha iyi haklara sahip olmalı ama hakedenin öğretmenlik yapması gerektiğini düşünüyorum.
0
füt
evde ingilizce konuşmak çok saçma değil mi? yani bu kadar mı globalleşmenin köpeği olduk :(edit: tartışma şunun üzerine; hepimiz ingilizce biliyoruz, hem de gayet iyi seviyelerde.. birçoğumuz, bu ingilizcesiyle gerek türkiye'de gerek usa ya da avrupa'da çok güzel doktora da yapıyor, bilim yapıyor, y
evde ingilizce konuşmak çok saçma değil mi? yani bu kadar mı globalleşmenin köpeği olduk :(
edit: tartışma şunun üzerine; hepimiz ingilizce biliyoruz, hem de gayet iyi seviyelerde.. birçoğumuz, bu ingilizcesiyle gerek türkiye'de gerek usa ya da avrupa'da çok güzel doktora da yapıyor, bilim yapıyor, yaşıyor, anlaşıyor vs. burada sıkıntı yok. ama bu insanların hiçbirisi, bebeklikten itibaren ingilizceyle büyümüş insanlar değil.
çocuğu bebeklikten itibaren ingilizceyle haşır neşir edip, kendi dilini unutmasına (hatta böyle bir durumda kendi dili ingilizce oluyor) doğup büyüdüğü toprakların diline yabancılaşmasına sebep olmak, hiç ama hiç ummadığınız kadar sorun yaratır.
edit: tartışma şunun üzerine; hepimiz ingilizce biliyoruz, hem de gayet iyi seviyelerde.. birçoğumuz, bu ingilizcesiyle gerek türkiye'de gerek usa ya da avrupa'da çok güzel doktora da yapıyor, bilim yapıyor, yaşıyor, anlaşıyor vs. burada sıkıntı yok. ama bu insanların hiçbirisi, bebeklikten itibaren ingilizceyle büyümüş insanlar değil.
çocuğu bebeklikten itibaren ingilizceyle haşır neşir edip, kendi dilini unutmasına (hatta böyle bir durumda kendi dili ingilizce oluyor) doğup büyüdüğü toprakların diline yabancılaşmasına sebep olmak, hiç ama hiç ummadığınız kadar sorun yaratır.
0
Değil. Aslında sana ancak şu kadar katılabilirim: McDonalds'ta çalışacak kişilere de ihtiyacımız var. Senin çocuğun McDonalds'ta sipariş alacak, benimki özel okulda İngilizce dersi. Hayata annesi ya da babası yüzünden bir adım geride başlayacak seninkiler...
(Tabi tabi belki bir gün loto çıkar, belki çok zeki olurlar... Flash TV izlemekten beyniniz yanmış.)
(Tabi tabi belki bir gün loto çıkar, belki çok zeki olurlar... Flash TV izlemekten beyniniz yanmış.)
0
@Traveller, nerden biliyosun belki adam geri kafalı bir ağa, senden çok daha zengin?
çocuklar ingilizce öğrensin diye evde ingilizce konuşulur, ama ebeveynler gerçekten iyi ingilizce biliyorsa konuşulur, ayrıca çocuk daha bebekken, dil öğrenme çağındayken konuşulur.
çocuklar ingilizce öğrensin diye evde ingilizce konuşulur, ama ebeveynler gerçekten iyi ingilizce biliyorsa konuşulur, ayrıca çocuk daha bebekken, dil öğrenme çağındayken konuşulur.
0
Değil. Ha biz yapmıyoruz, gerek görmedik. Ama tüm çizgifilmler, filmler vb. orjinal dilinde izliyorlar. Bazı filmlerin backstage videolarını hep ingilizce izliyorlar, merak ettiklerini İngilizce araştırıyorlar. Çünkü kaynaklar İngilizce. Globalleşmeyle alakalı değil yani.
Oğlum 9 yaşında ve İngilizce aksanını duyanlar, bilingual sanıyor. Ama tamamen yabancı dili "native" kaynaklarından duymasıyla ilgili bu.
Oğlum 9 yaşında ve İngilizce aksanını duyanlar, bilingual sanıyor. Ama tamamen yabancı dili "native" kaynaklarından duymasıyla ilgili bu.
0
Biliyorum victum critical period of language learning, universal grammar, Chomsky, Skinner... her gün okuduğum şeyler bunlar
Elbette geri kafalı bir ağa da olabilir. Ama sonuçta geri kafalı ailelerin fakir çocuklarına gerek var; inşaat işçisi lazım, fast food zinciri çalışanı lazım...
Kapitalizm önce ideolojilerle (globalleşmenin köpeği olma, gel benim köpeğim ol gibi) uyutur, cahilliği över, sonra da sizi işçisi yapar.
Elbette geri kafalı bir ağa da olabilir. Ama sonuçta geri kafalı ailelerin fakir çocuklarına gerek var; inşaat işçisi lazım, fast food zinciri çalışanı lazım...
Kapitalizm önce ideolojilerle (globalleşmenin köpeği olma, gel benim köpeğim ol gibi) uyutur, cahilliği över, sonra da sizi işçisi yapar.
0
@Traveller, düşüncen yanlış, evet general kadar askere de ihtiyaç var ama sen fakir çocuklarını baştan bunlar fakir çocuğu, asker olmalı diye elersen içlerinde çok yetenekli, çok akıllı olanları kaybedersin. Ayrıca hayat adil değil, fakirlere negatif ayrımcılık değil pozitif ayrımcılık uygulanmalı. dünyanın en büyük aristokratları bile vakıflar kurup gelir adaletsizliğine karşı savaşırken, bütün holdingler fakir ama yetenekli çocukları bulup burs vermek için uğraşırken senin fakir çocuklarını baştan silmen çok hatalı.
0
@traveller geride başlamak ileride olmak ne demek, bence aşırı saçma bir düşünme tarzı bu. sen herşeyin daha fazlasını istemeye devam et, daha çocuğun olmadan kafanda onları başkalarıyla yarıştırmaya başlamışsın bile, sonra neden çocuklar böyle.
ps. bu arada fakirliğe karşı bir takıntı geliştirmişsin, hayırlı olsun.
ps. bu arada fakirliğe karşı bir takıntı geliştirmişsin, hayırlı olsun.
0
İngilizce öğrenmek ya da öğrenmemek konusunda haklı olabilirsin fakat öğrenmenin şekli konusunda pek mantıklı görünmüyor. Anne baba İngilizce biliyorsa ve duyarak öğrenme diye birşey varsa bunu kullanmak, kullanmamaktan daha mantıklı. Asıl bunun yerine birkaç bin lira verip kurs vb. yerlere göndermek globalleşmeye daha büyük katkıda bulunmak demek.
0
@victum doğru olanın senin dediğin gibi olduğunu biliyorum. Pozitif ayrımcılık oldukça gerekli ama dünya öyle işlemiyor. Daha fazla yabancı dil bilen bir adım önde oluyor. Bugün çocuklar erken yaşta yabancı dil öğrenmesin diyenlerle, geçmişte çocuklar okula gitmesin diyenler arasında bir fark yok.
Geçmişte okula gönderilmeyen çocuklar bugün ne yapıyor? Terörist, fakir, az gelirli işçi...
Bugün ailesi erken yaşta yabancı dil öğrenmeyi gerekli görmeyen çocuklar gelecekte ne yapacak? Terörist, fakir, az gelirli işçi...
(İstisnalar çıkabilir ama dünyanın geneli böyle)
Düzeltme: İmla
Geçmişte okula gönderilmeyen çocuklar bugün ne yapıyor? Terörist, fakir, az gelirli işçi...
Bugün ailesi erken yaşta yabancı dil öğrenmeyi gerekli görmeyen çocuklar gelecekte ne yapacak? Terörist, fakir, az gelirli işçi...
(İstisnalar çıkabilir ama dünyanın geneli böyle)
Düzeltme: İmla
0
globalleşmeyle alakası yok, çocuğa ilerki hayatında faydası olacak becerileri anne baba mümkün olduğunca sağlamaya çalışır. bu sadece meslek edinme anlamında değil, hobiler, yemek yapma gibi kendine bakma becerileri de olabilir.
restoran işleten babanın, küçük yaştan itibaren oğluna mutfak işlerini öğretmesi, elektrikçi babanın küçük yaşta çocuğa elektrik tesisatı ile ilgili bilgi vermesi, birlikte radyo tamir etmeleri falan gibi.
ancak bunun için önce anne babanın tam olarak o konuda yetkin olması lazım, yani anne baba ingilizce/herhangi bir dil anadili seviyesinde biliyorsa, mesela ingiliz/amerikan dili ve edebiyatı eğitimi almıştır ya da ingilizce konuşulan bir ülkede yaşamıştır, bu bilgisini çocuğa aktarması normal. ha anne babası o yabancı dile hakim olmadığı halde, sırf ay çocuk ingilizce öğrensin diye yalan yanlış ingilizce parçalıyorlarda, bence aksine zararlı. bu yaşlarda öğrendiği tonlama ve telaffuz hataları ömür boyu çocukta kalıcak çünkü. bu durumda çocuğun interaktif olarak dil öğrenmesini sağlayan programlar, yabancı dilde eğitim veren okullar çok daha mantıklı bir seçenek. en azından çocuk doğru kaynaktan öğrenir.
edit:
@traveller bu konuda bir sıkıntınız var, ailenizin size imkan sağlamadığını düşünüyorsunuz ve öfkelisiniz sanırım. okuduğunuzu anlama çabası göstermeden cevap vermişsiniz. tartışma dil öğrenmenin gereksizliği değil, evde anne-babanın ingilizce konuşmasının etkin ve gerekli bir yöntem olup olmadığı.
restoran işleten babanın, küçük yaştan itibaren oğluna mutfak işlerini öğretmesi, elektrikçi babanın küçük yaşta çocuğa elektrik tesisatı ile ilgili bilgi vermesi, birlikte radyo tamir etmeleri falan gibi.
ancak bunun için önce anne babanın tam olarak o konuda yetkin olması lazım, yani anne baba ingilizce/herhangi bir dil anadili seviyesinde biliyorsa, mesela ingiliz/amerikan dili ve edebiyatı eğitimi almıştır ya da ingilizce konuşulan bir ülkede yaşamıştır, bu bilgisini çocuğa aktarması normal. ha anne babası o yabancı dile hakim olmadığı halde, sırf ay çocuk ingilizce öğrensin diye yalan yanlış ingilizce parçalıyorlarda, bence aksine zararlı. bu yaşlarda öğrendiği tonlama ve telaffuz hataları ömür boyu çocukta kalıcak çünkü. bu durumda çocuğun interaktif olarak dil öğrenmesini sağlayan programlar, yabancı dilde eğitim veren okullar çok daha mantıklı bir seçenek. en azından çocuk doğru kaynaktan öğrenir.
edit:
@traveller bu konuda bir sıkıntınız var, ailenizin size imkan sağlamadığını düşünüyorsunuz ve öfkelisiniz sanırım. okuduğunuzu anlama çabası göstermeden cevap vermişsiniz. tartışma dil öğrenmenin gereksizliği değil, evde anne-babanın ingilizce konuşmasının etkin ve gerekli bir yöntem olup olmadığı.
0
tartışma şunun üzerine; hepimiz ingilizce biliyoruz, hem de gayet iyi seviyelerde.. birçoğumuz, bu ingilizcesiyle gerek türkiye'de gerek usa ya da avrupa'da çok güzel doktora da yapıyor, bilim yapıyor, yaşıyor, anlaşıyor vs. burada sıkıntı yok. ama bu insanların hiçbirisi, bebeklikten itibaren ingilizceyle büyümüş insanlar değil.
çocuğu bebeklikten itibaren ingilizceyle haşır neşir edip, kendi dilini unutmasına (hatta böyle bir durumda kendi dili ingilizce oluyor) doğup büyüdüğü toprakların diline yabancılaşmasına sebep olmak, hiç ama hiç ummadığınız kadar sorun yaratır.
çocuğu bebeklikten itibaren ingilizceyle haşır neşir edip, kendi dilini unutmasına (hatta böyle bir durumda kendi dili ingilizce oluyor) doğup büyüdüğü toprakların diline yabancılaşmasına sebep olmak, hiç ama hiç ummadığınız kadar sorun yaratır.
0
@alice sağladılar aslında, fazla parası olmayan ama uzun vadeli düşünebilen bir babam oldu. Ben de bugün onun "cahil" olduğunu değil "ileri görüşlü" olduğunu düşünüyorum. Ben ilkokuldayken ailesi yabancı dil derslerini gereksiz gören kişiler de vardı: Biz TÜRKÜZ! Biz MÜSLÜMANIZ! Biz kapitalist DEĞİLİZ! Biz İngilizce ÖĞRENMEYİZ! Çocuk İngilizce öğrenirse TÜRK olmayı unutur diye böğürüyorlardı. Bugün çocukları bu zihniyetle nerede...
Kimileri de bak komşunun oğlu okumadı şimdi babasının bakkalını devraldı, okumak gereksiz... diye zırvalıyordu. Yalnızca yabancı dil bilmek yetmez ama elinden ne geliyorsa ailenin çocuğa vermesi gerek.
Kimileri de bak komşunun oğlu okumadı şimdi babasının bakkalını devraldı, okumak gereksiz... diye zırvalıyordu. Yalnızca yabancı dil bilmek yetmez ama elinden ne geliyorsa ailenin çocuğa vermesi gerek.
0
@tolkien Ben o zihniyete karşıyım, yabancı dil bilmek göklere çıkarmaz ama ailenin cahilliğe övgü yağdırması zihniyeti çocuğu pek de ileri götürmez. Bizim köyden biri vardı, okumadı ama çok zengin oldu, kendini geliştirdi, entelektüel oldu örnekleri de herkesi kapsamaz. Acı ama durum bu.
Ve en önemlisi erken yaşta İngilizce öğrenmekle, 15 yaşında İngilizce öğrenmek arasında büyük bir fark var. Konuyla ilgili Critical Period of Language Learning anahtar sözcükleriyle arama yapabilirsiniz. Keşke bunları bilip de konuya dahil olsanız. Örneğin ben doktor değilim ve hastalıklarla ilgili uzmanmış gibi konuşmam. Ama bu konuda bilgim var ve erken yaşta dil öğrenmenin önemini çok iyi biliyorum.
1950'lerde Türkiye'de okuyan da okumayan da aynı işte çalışıyor okula gerek yok diyen kişilerle 2016 yılında yabancı dil bilen de bilmeyen de aynı diyen kişilerle aynı zihniyete sahipsiniz. Çok yazık...
Ve en önemlisi erken yaşta İngilizce öğrenmekle, 15 yaşında İngilizce öğrenmek arasında büyük bir fark var. Konuyla ilgili Critical Period of Language Learning anahtar sözcükleriyle arama yapabilirsiniz. Keşke bunları bilip de konuya dahil olsanız. Örneğin ben doktor değilim ve hastalıklarla ilgili uzmanmış gibi konuşmam. Ama bu konuda bilgim var ve erken yaşta dil öğrenmenin önemini çok iyi biliyorum.
1950'lerde Türkiye'de okuyan da okumayan da aynı işte çalışıyor okula gerek yok diyen kişilerle 2016 yılında yabancı dil bilen de bilmeyen de aynı diyen kişilerle aynı zihniyete sahipsiniz. Çok yazık...
0
Diger baslikta Ingilizce soru mu sormussun @fut? Keske Ingilizce bilsen...
Neyse dedigim her seyi diger baslikta kanitlamissin. Ben de cok iyi yabanci dil bildigini ama cocukken ogrenmedigini falan sanmistim... Baska diyecek sozum yok. Dedigim her seyi kanitladin.
Neyse dedigim her seyi diger baslikta kanitlamissin. Ben de cok iyi yabanci dil bildigini ama cocukken ogrenmedigini falan sanmistim... Baska diyecek sozum yok. Dedigim her seyi kanitladin.
0
bence saçma ve küreselleşmenin finosu olmak gibi bir şey, tıpkı sizin de belirttiğiniz gibi.
0
Cevaplardaki tartışmayı okumadım.
"Globalleşmenin köpeği olmak" batının köpeği olmakla başlıyor bence. Bunu yapmayan toplumlar ingilizceyi de globalleşmeyi de kendi köpeği yapıyor yapacak. Yani dil zayıf toplumları ve bu sebeple batiyi seyre dalmış toplumlari asimile edip yok edebilir evet. Ama üreyen, üreten ve bunlar dolayısıyla geleneklerini muhafaza edebilen toplumlar ingilizceyi age of empiresta relich bulmuşcasina kullanıp 1-2 asır sonrasinin anasını sikebilir afedersin.
"Globalleşmenin köpeği olmak" batının köpeği olmakla başlıyor bence. Bunu yapmayan toplumlar ingilizceyi de globalleşmeyi de kendi köpeği yapıyor yapacak. Yani dil zayıf toplumları ve bu sebeple batiyi seyre dalmış toplumlari asimile edip yok edebilir evet. Ama üreyen, üreten ve bunlar dolayısıyla geleneklerini muhafaza edebilen toplumlar ingilizceyi age of empiresta relich bulmuşcasina kullanıp 1-2 asır sonrasinin anasını sikebilir afedersin.
0
alobuyrunbenlutfiyefidillioglu
Kalite kavramının göreceli olduğunu biliyor Olduğum halde community benzeri komedi dizi önerilerini beklemekteyim efendim.
Kalite kavramının göreceli olduğunu biliyor Olduğum halde community benzeri komedi dizi önerilerini beklemekteyim efendim.
0
the office (us edition)
parks and recreation
louie
valla ben şu üçünü izledim. hala izlemek istiyorum.
parks and recreation
louie
valla ben şu üçünü izledim. hala izlemek istiyorum.
0
Flight of The Conchords
Duymadıysan incelemeni tavsiye ederim. Sıra dışı bir yapım www.imdb.com
Buradan izleyebilirsin ororo.tv
Duymadıysan incelemeni tavsiye ederim. Sıra dışı bir yapım www.imdb.com
Buradan izleyebilirsin ororo.tv
0
friends.
seinfeld.
cheers.
community tarzını bilmiyorum ancak özellikle ilk iki dizi izleyebileceğin en iyi iki komedi dizisidir. cheers belki biraz özel zevk gerektirebilir. friends bitirmeden ölme. sonra seinfeld. sonra ölebilirsin.
seinfeld.
cheers.
community tarzını bilmiyorum ancak özellikle ilk iki dizi izleyebileceğin en iyi iki komedi dizisidir. cheers belki biraz özel zevk gerektirebilir. friends bitirmeden ölme. sonra seinfeld. sonra ölebilirsin.
0
"arrested development" tabi ki. en iyi komedi dizisidir.
www.imdb.com
diğer tüm komedi dizilerinden daha yüksek puanlı olmasını sonuna kadar hak eder.
tarzı farklıdır, ilk 3 bölümde alışmak için zaman vermen gerekir.
Bu arada 10 yıl gecikmeli çekilen 4. sezonu yok sayıyoruz. 1-2-3'ü izleyip bırakıyoruz.
not: friends, community falan hepsini üçer beşer kez izledim. cevabım her zaman arrested development.
www.imdb.com
diğer tüm komedi dizilerinden daha yüksek puanlı olmasını sonuna kadar hak eder.
tarzı farklıdır, ilk 3 bölümde alışmak için zaman vermen gerekir.
Bu arada 10 yıl gecikmeli çekilen 4. sezonu yok sayıyoruz. 1-2-3'ü izleyip bırakıyoruz.
not: friends, community falan hepsini üçer beşer kez izledim. cevabım her zaman arrested development.
0
mozarello
Sınava hazırlanan bir arkadaş yolladı ama işin içinden çıkamadım.
Sınava hazırlanan bir arkadaş yolladı ama işin içinden çıkamadım.
0
hiçbiri doğru cevap değil bence. illa bir yanıt vermem gerekseydi E şıkkı derdim.
0
Türkçe öğretmeni değilim ama;
haksızlık yapıldığını yerine haksızlık edildiğini olması gerekir.
arkadaşlıklar edindim yerine de arkadaşlıklar kurdum olması gerekir.
a şıkkısı.
haksızlık yapıldığını yerine haksızlık edildiğini olması gerekir.
arkadaşlıklar edindim yerine de arkadaşlıklar kurdum olması gerekir.
a şıkkısı.
0
'arkadaş' edinilir.
'arkadaşlık' kurulur.
bu sebeple 'arkadaşlık' edinilmez demek istemiş tolkien hayranı.
'arkadaşlık' kurulur.
bu sebeple 'arkadaşlık' edinilmez demek istemiş tolkien hayranı.
0
ben öğretmen değilim ama düz mantık yürüterek "baba" kelimesinden sonra virgül olmadığından anlatım bozukluğu olduğunu düşünüyorum. virgül olmadığı için "baba yetkili" gibi bir deyim çıkıyor ortaya. aynı bozukluk c şıkkında da var, masalı kelimesinden sonra virgül olmalı. tamamen kendi düz mantığım, acaba doğru mu merak da etmedim değil :)
0
İlkinde savundu diyor ya o iddia etti veya öne sürdü olmalı.
A şıkkında da arkadaşlık edindi diyor ya. Arkadaş edinilir, arkadaşlık kurulur hocam. Kelimelerin yanlış kullanımı var ikisinde de.
A şıkkında da arkadaşlık edindi diyor ya. Arkadaş edinilir, arkadaşlık kurulur hocam. Kelimelerin yanlış kullanımı var ikisinde de.
0
soru çok yanlış bir soru gibi geldi. 3 tane anlatım bozukluğu var. çocuğuna kimin çocuğu olduğu belirsiz. kendi çocuğu mu başkasının çocuğu mu?
baba yetkililer, baba,yetkililer mi?
ayrıca arkadaşlık edinmek arkadaş edinmek...
baba yetkililer, baba,yetkililer mi?
ayrıca arkadaşlık edinmek arkadaş edinmek...
0
e şıkkı.
kelime kullanımı yanlış: güç durum değil, zor durum.
örnekteki 'savunan' kelimesi de yanlış zira.
kelime kullanımı yanlış: güç durum değil, zor durum.
örnekteki 'savunan' kelimesi de yanlış zira.
0
stevie
haber okurken buralarda buldum kendimi.. soğuk memleket ukrayna'da böyle imis kızın odası ama. alttan ısıtmalı mıdır bu oda?ne kaplı zemin?yattığı şey özel bişi mi?ben de böyle minimalist bir oda yapacağımEdit: http://hizliresimyukle.com/image/fByhttp://www.milliyet.com.tr/fotogaleri/49861-yasam-yat
haber okurken buralarda buldum kendimi.. soğuk memleket ukrayna'da böyle imis kızın odası ama.
alttan ısıtmalı mıdır bu oda?
ne kaplı zemin?
yattığı şey özel bişi mi?
ben de böyle minimalist bir oda yapacağım
Edit: hizliresimyukle.com
www.milliyet.com.tr
alttan ısıtmalı mıdır bu oda?
ne kaplı zemin?
yattığı şey özel bişi mi?
ben de böyle minimalist bir oda yapacağım
Edit: hizliresimyukle.com
www.milliyet.com.tr
0
minimalistlik güzel ama o yatakta dinlemezsin. yere de koysan kalınca bir yatak al + yerden çok soğuk çeker :(
0
japonlarda futonda yatıyorlar. her sabah katlayıp dolaba geri koyuyorlar. bizim yer döşeğiyle aynı mantık.
img.webme.com
alttan ısıtma değil alttan izolasyon işe yarar bence, japon evlerinde de genelde ahşap zemin kullanılıyor bu sebeple. ciddi ciddi düşünüyorsan, bir 10 cmlik ahşap platform yaptırıp, içini izolasyon malzemesi doldurup üstünü de ahşap parke kaplat, alttan soğuk almadığın sürece ısınırsın normal.
img.webme.com
alttan ısıtma değil alttan izolasyon işe yarar bence, japon evlerinde de genelde ahşap zemin kullanılıyor bu sebeple. ciddi ciddi düşünüyorsan, bir 10 cmlik ahşap platform yaptırıp, içini izolasyon malzemesi doldurup üstünü de ahşap parke kaplat, alttan soğuk almadığın sürece ısınırsın normal.
0
ya ben lan neyse
adamlar küfürlü konuşma hattı açmışlar. para verip küfür ediyorsun amerika yer.çok ingilizcem yok. adam katalog çıkarmış, 1. dakikadan itibaren beyaz tenli olanları da "classic niggers, racist niggers, sayko niggers..." diye sayıyor. burdan seçip ana avrat düz gidiyorsun.ama bunlar zenci değil? nigg
adamlar küfürlü konuşma hattı açmışlar. para verip küfür ediyorsun amerika yer.
çok ingilizcem yok. adam katalog çıkarmış, 1. dakikadan itibaren beyaz tenli olanları da "classic niggers, racist niggers, sayko niggers..." diye sayıyor. burdan seçip ana avrat düz gidiyorsun.
ama bunlar zenci değil? nigger zenci değil miydi?
edit: video geliyor.
www.worldstarhiphop.com
çok ingilizcem yok. adam katalog çıkarmış, 1. dakikadan itibaren beyaz tenli olanları da "classic niggers, racist niggers, sayko niggers..." diye sayıyor. burdan seçip ana avrat düz gidiyorsun.
ama bunlar zenci değil? nigger zenci değil miydi?
edit: video geliyor.
www.worldstarhiphop.com
0
zaten komik olsun diye çekilmiş video, izleyeli baya oldu da niggalığa özenen beyazlardan girip, gangsterliğin kitabını yazan mafyaya harbici/klasik "nigger/thug" olarak yer vermesi komik değil mi sence? dog nigger var ayrıca o da beyaz değil mesela; demem o ki 900 lü hatlarda olan "herkese göre ürün var bizde kardeş, hemen ara bence" kısmına da gönderme yapıyor aynı zamanda diyebiliriz.
espri açıklamak ne pis işmiş.
espri açıklamak ne pis işmiş.
0
bu gerçek değil komik bir 'skit' hazırlamışlar. komik kısmı da o zaten, zenciler biribirlerinden nigga diye bahsediyorlar ya. aynı zamanda bizdeki bilaader karşılığı gibi düşün. dog nigga white nigga falan komiklik hep.
0
hadi ya. ben gerçek sandım. hani gelişmiş toplum ya... belki küfür etme ihtiyacını tatmin ediyorlardır falan.
hani oluyor ya günlük kur yapmayı öğreten danışmanlık hizmeti, günlük anne gibi okşama hizmeti... bunlar varsa bu da gerçektir dediydim.
hani oluyor ya günlük kur yapmayı öğreten danışmanlık hizmeti, günlük anne gibi okşama hizmeti... bunlar varsa bu da gerçektir dediydim.
0
ben de size başka bir soru sorcam. sonunda başka bir videodan bir kesit geliyor ya hani o video neydi yahu onu da izlemiştim ama hatırlayamadım ve merak ettim.
edit: kendi kendime buldum. www.youtube.com
edit: kendi kendime buldum. www.youtube.com
0
alice practice
Cumartesi akşamı çok fazla alkol tükettim. Öyle ki mide bulantisindan sabaha kadar uyumadim hala da uyuyamadim. Sabahtan beri biraz yoğurt ve bir parça ekmek yedim ancak sabahtan beri içtiğim suyu dahi kusuyorum. Evde tek basimayim dışarda fırtına var. Hastaneye mi gitmeliyim sizce nette baktım alko
Cumartesi akşamı çok fazla alkol tükettim. Öyle ki mide bulantisindan sabaha kadar uyumadim hala da uyuyamadim. Sabahtan beri biraz yoğurt ve bir parça ekmek yedim ancak sabahtan beri içtiğim suyu dahi kusuyorum. Evde tek basimayim dışarda fırtına var. Hastaneye mi gitmeliyim sizce nette baktım alkol zehirlenmesine körlük beyin hasarı koma ölüm falan demiş. Ciddi endişe ediyorum. Sizce kalıcı hasar bırakma riski olan tehlikeli bir durum mu?
0
ne içtin ? sahte rakı dışında alkol zehirlenmesi biraz zor. diğer türlü ise komada olman lazım. şu an bu satırları yazabiliyorsan mide bulantısı, baş ağrısı dışında bir sorunun olmamalı. bol miktarda su iç, alca seltzer ya da sedergine baş ağrısına iyi gelir.
0
Bira içtim bir tane de votka shot içtim ama benimle birlikte arkadaşlarım da içti ondan onlara bir şey olmadı. Evet mide bulantısı ve baş ağrısı var işte. Kafam zonkluyor.:/
0
yakınında hastane varsa git derim durumu anlat
yada arkadaşın vs varsa onlar götürsün seni.
ama üzerinden 24 saat kadar geçmiş bilgim kısıtlı
yada arkadaşın vs varsa onlar götürsün seni.
ama üzerinden 24 saat kadar geçmiş bilgim kısıtlı
0
hiçbir şey olmaz agam. hastaneye de gitme sakın doktor tşk geçiyor. bi serum bağlayıp yolluyor. az bekle düzelirsin. bünyen zayıf olabilir. arkadaşlarınla alakası yok.
0
Istisnasiz her acken alkol aldigimin ertesi gunu kusuyorum. Tum gunum gidiyor. Hic de hastaneye gitmedim ki mide hastaliklarinin hepsini barindiriyorum. Boyle durumlarda bana iyi gelen kendimi uyutmak ve kusmak. Ayrica canim asiri derecede kola ister. Ne kadar zararli olsa da benim o anki durumuma iyi geldigini dusunuyorum
0
başka bir mide sorunu var gibi sende, ülser falan, bilemem ne olduğunu.
alkol zehirlenmesi olsa bu satırları yazamazsın.
kalıcı hasar olabilir ama alkol kaynaklı değil. alkol, sendeki başka bir sorunu ortaya çıkarmış. mide için gitmen lazım senin doktora, biraz toparlayınca. yoğurt falan yeme, iyi gelmez. sebze türevi ye, patates haşla.
alkol zehirlenmesi olsa bu satırları yazamazsın.
kalıcı hasar olabilir ama alkol kaynaklı değil. alkol, sendeki başka bir sorunu ortaya çıkarmış. mide için gitmen lazım senin doktora, biraz toparlayınca. yoğurt falan yeme, iyi gelmez. sebze türevi ye, patates haşla.
0
patates matates bastıracak yağlı bişeyler yemeyi dene. bi de çay iç. mide hafif toparladığı an suyu bas bol bol su iç. alka seltzer, suda eriyen aspirin veya düz aspirin de içebilirsin o esnada.
0
Intrnetten kendine teshis koyma. Bol bol su ic. Bu arada yedigin birseyden zehirlenmis olabilir misin onu dusun?
0
bana her yer cehennem
arkadaşım çalıştığı işyerinde bi kız görmüş beğenmiş. aracı ile işyerinde kızla görüşmüş ama kız çocuğu ben çok güzelim sen benim dengim değilsin gibi şeklinde aşağılamışgörüştüğüm biri var, yok ben evlilik düşünmüyorum vs gibi bişey söylemek çok mu zorhayır. kız da bekar sonuçta. neden böyle bişey
arkadaşım çalıştığı işyerinde bi kız görmüş beğenmiş.
aracı ile işyerinde kızla görüşmüş ama kız çocuğu ben çok güzelim sen benim dengim değilsin gibi şeklinde aşağılamış
görüştüğüm biri var, yok ben evlilik düşünmüyorum vs gibi bişey söylemek çok mu zor
hayır. kız da bekar sonuçta. neden böyle bişey yapar ki bi insan
aracı ile işyerinde kızla görüşmüş ama kız çocuğu ben çok güzelim sen benim dengim değilsin gibi şeklinde aşağılamış
görüştüğüm biri var, yok ben evlilik düşünmüyorum vs gibi bişey söylemek çok mu zor
hayır. kız da bekar sonuçta. neden böyle bişey yapar ki bi insan
0
Ne güzel işte, kızın karakteri baştan ortaya çıkmış. Arkadaşınız da büyük bir yanlıştan dönmüş.
0
aracı kısmını anlamadım, önce aracı kıza gidip x senden hoşlanıyor demiş, kız da gelmiş xle konuşmaya, x e benim dengim değilsin mi demiş.
aracının kıza densiz bir şey söylemediğinden emin misiniz? senin de yaşın geçiyor bak x iyi çocuktur falan gibi.
aracının kıza densiz bir şey söylemediğinden emin misiniz? senin de yaşın geçiyor bak x iyi çocuktur falan gibi.
0
j r r'ın cevabını niye tiklemedin ya :)
bir arkadaşım ekolu... neyse kız gerçekten çok çok güzeldir belki, arkadaşın da tipine bakmadan aracı yollayınca kızın dalga geçesi gelmiştir. arkadaşın çıtayı biraz düşürsün.
bir arkadaşım ekolu... neyse kız gerçekten çok çok güzeldir belki, arkadaşın da tipine bakmadan aracı yollayınca kızın dalga geçesi gelmiştir. arkadaşın çıtayı biraz düşürsün.
0
Yahu istediği kadar güzel ya da yakışıklı olsun kişi bu yapılan hoş bir şey değil.
Ama bir de şu var, kadınlara hak vermek lazım, ülkemizdeki erkeklerin çoğu hayırdan anlamıyor, reddedilmeyi gururuna yediremiyor vs. hatta işi tacize kadar vardıranları gördü bu gözler. Öncesinde kadının böyle tecrübeleri varsa baştan kestirip atmak için de demiş olabilir ama hoş bir söylem değil o kesin.
Ama bir de şu var, kadınlara hak vermek lazım, ülkemizdeki erkeklerin çoğu hayırdan anlamıyor, reddedilmeyi gururuna yediremiyor vs. hatta işi tacize kadar vardıranları gördü bu gözler. Öncesinde kadının böyle tecrübeleri varsa baştan kestirip atmak için de demiş olabilir ama hoş bir söylem değil o kesin.
0
Birisini reddetme gerekçesini apaçık söylemiş kız. Bunda bir sorun yok. Nezaket vb. şeylerin bu tip bir reddedilişin içinde yeri yok zaten. Kendisi gidip konuşmadıysa aracı koyduysa zaten iyice antipatikleşir.
Kız fiziksel bazı kriterleri olduğunu bu adamın da onun tipi olmadığını söylemiş işte.
Biri bana söylese, sen tipsizsin bu yüzden olmaz dese zerre bozulmam. Rahatsızlık duymam. Önümdeki maça bakarım. Duygusal triplere girmem. Yok efendim aslında beni tanısaydı severdi, ben tipsizim ama şu yönüm iyi demem. Bunu kanıtlamaya girişmem. Bunu bir kişilik meselesi haline getirmem.
"Arkadaşınız" reddedildi diye kızın ahlaki değerlerini sorgulayacak değiliz. İkisi için de hayırlı olsun.
Kız fiziksel bazı kriterleri olduğunu bu adamın da onun tipi olmadığını söylemiş işte.
Biri bana söylese, sen tipsizsin bu yüzden olmaz dese zerre bozulmam. Rahatsızlık duymam. Önümdeki maça bakarım. Duygusal triplere girmem. Yok efendim aslında beni tanısaydı severdi, ben tipsizim ama şu yönüm iyi demem. Bunu kanıtlamaya girişmem. Bunu bir kişilik meselesi haline getirmem.
"Arkadaşınız" reddedildi diye kızın ahlaki değerlerini sorgulayacak değiliz. İkisi için de hayırlı olsun.
0
windows kullanan mac hayrani
Nisan ayında yunan adalarından birine gitmek istiyoruz sevgilimle. Mykonos çok pahalı olduğu için o ihtimali eledik. Sakız, Midilli, Rodos bunlardan hangisini tavsiye edersiniz?
Nisan ayında yunan adalarından birine gitmek istiyoruz sevgilimle.
Mykonos çok pahalı olduğu için o ihtimali eledik. Sakız, Midilli, Rodos bunlardan hangisini tavsiye edersiniz?
Mykonos çok pahalı olduğu için o ihtimali eledik. Sakız, Midilli, Rodos bunlardan hangisini tavsiye edersiniz?
0
diğerleri hakkında bir şey diyemem, ama ailem sık sık midilliye giderlerdi yemeye içmeye bir kaç gün kalmaya, son 2-3 gidişlerinde bu sene, artık iyice sadece suriyeli dolu, çok kötü durumda gidilmez dediler 6-7 aydır da gitmiyorlar.
0
tolga asp
ben deli gibi yeşilçam izlerim. az önce iffet'i izlerken farkettim de izlediğim filmlerde hiç türbanlı (tesettürlü) biri dikkatimi çekmedi. oyuncu olsun, figüran olsun, caddede yürüyen kalabalıkta bile kapalı birini görmedim.vardı da benim mi farketmedim yoksa mükemmel bir tespit mi mıçtım?not: alya
ben deli gibi yeşilçam izlerim. az önce iffet'i izlerken farkettim de izlediğim filmlerde hiç türbanlı (tesettürlü) biri dikkatimi çekmedi. oyuncu olsun, figüran olsun, caddede yürüyen kalabalıkta bile kapalı birini görmedim.
vardı da benim mi farketmedim yoksa mükemmel bir tespit mi mıçtım?
not: alyazmalım ve çöpçüler kralı'ndaki ayşen gruda türü anadolu teyzesi eşarplarından bahsetmiyorum, günümüzdeki tesettüründen bahsediyorum.
vardı da benim mi farketmedim yoksa mükemmel bir tespit mi mıçtım?
not: alyazmalım ve çöpçüler kralı'ndaki ayşen gruda türü anadolu teyzesi eşarplarından bahsetmiyorum, günümüzdeki tesettüründen bahsediyorum.
0
goremezsin cunku yok. cunku turban siyasal islamin simgesi. ve siyasal islam da 80li yillarin sonu 90li yillarin basindan itibaren sahlaniyor.
0
eşarp'tan bahsediyorsun galiba, o zaman ile bu zaman arasında fark var, giyim kuşam olarak. normal bir şey sanki. benim de aklıma "sultan" geldi direk.
0
o dönemde türban diye bir şey yok zaten dini değil siyasal bir simge , ılımlı islam, yönetim simgesi gibi ama o dönemde küçük mahallelerde bile genç kadınların anneanne babaannelerimizin bağladığı gibi boyundan saç gözükür şekilde bağlamışlığı var.
0
belli bir kesimin elindeki sinemada doğal olarak görülmüyor, o zamanlar yaşanan pek çok şey görülmüyor.
şunu düzeltmekte fayda var ki tesettür siyasi bir şey değildir. siyasette kullanılmıştır, kullanılmaktadır ancak siyasi bir şey değildir.
şunu düzeltmekte fayda var ki tesettür siyasi bir şey değildir. siyasette kullanılmıştır, kullanılmaktadır ancak siyasi bir şey değildir.
0
başörtüsünü bugün örtülen şekilde örtmeyi kim icat etmiş, nereden esinlenmiş, nasıl olmuş vb. bunları bi araştır istersen
kara çarşaf var
el kadar eşarpları çene altında bağlayanlar var (annemler zamanında şehirde böyle bağlanıyormuş, etekler de şimdi bizim giyemediğimiz boylarda)
kundak var
yazmalar, oyalı yemeniler hepsi var, iğneyle çene altında bağlamalar yok
kara çarşaf var
el kadar eşarpları çene altında bağlayanlar var (annemler zamanında şehirde böyle bağlanıyormuş, etekler de şimdi bizim giyemediğimiz boylarda)
kundak var
yazmalar, oyalı yemeniler hepsi var, iğneyle çene altında bağlamalar yok
0
bugünkü tarzda, yani siyasal islam simgesi olan tarzda yok. ancak eşarp türü bağlama, baş örtüsü bol bol var. bağlama/örtünme türü bugünkü gibi değil.
0
@faykoras, türbanla tesettür aynı şey değil. türbanın tarihinin canlı tanığıyım. filmler bazılarının elinde olduğu için görülmüyor değil. o zamanlar olmadığı için görülmüyor.
türban olayı şulebaş diye adlandırılan olayla başlar.
tolga asp, mükemmel bir tespit ş'aptın. doğru, türban yoktu eskiden. köylerde yazma türü bağlanır (yörelere göre adı, şekli şemali değişiyor) şehirlerde eşarp şeklinde bağlanırdı. kara çarşaf çok çok nadirdi. ben izmir'de büyüdüm. kara çarşafı ilk kez anadolu seyahatimizde trende bir kişide gördüğümü hatırlıyorum. sene 69 du. afyon taraflarında inmişlerdi. sonra sivasa gitttik, o hatta da yani sivas samsun sinop havalesinde de görmedim. 70 lerin başıydı.
ben de dün bir türk filmi izledim. istanbul sokak çekimleri vardı. insanlar ne kadar kaliteli kumaş kullanıyorlarmış dedim. sonra aklıma o zamanlar sümerbank'ın olduğu geldi. şimdi de var ama o zamanlar sümerbank'ın sümerbank olduğu zamanlardı.
1962 yapımı şu film söz ettiğim.
youtu.be
işte sokaklar böyle insanlar vardı. sıkmabaş, türban vs. yoktu daha o zamanlar. şehirlerde nineler manto üzerine siyah krep başörtüsü kullanırdı en fazla. paltoların kalitesine bakar mısın, ceketler de öyle.
türban olayı şulebaş diye adlandırılan olayla başlar.
tolga asp, mükemmel bir tespit ş'aptın. doğru, türban yoktu eskiden. köylerde yazma türü bağlanır (yörelere göre adı, şekli şemali değişiyor) şehirlerde eşarp şeklinde bağlanırdı. kara çarşaf çok çok nadirdi. ben izmir'de büyüdüm. kara çarşafı ilk kez anadolu seyahatimizde trende bir kişide gördüğümü hatırlıyorum. sene 69 du. afyon taraflarında inmişlerdi. sonra sivasa gitttik, o hatta da yani sivas samsun sinop havalesinde de görmedim. 70 lerin başıydı.
ben de dün bir türk filmi izledim. istanbul sokak çekimleri vardı. insanlar ne kadar kaliteli kumaş kullanıyorlarmış dedim. sonra aklıma o zamanlar sümerbank'ın olduğu geldi. şimdi de var ama o zamanlar sümerbank'ın sümerbank olduğu zamanlardı.
1962 yapımı şu film söz ettiğim.
youtu.be
işte sokaklar böyle insanlar vardı. sıkmabaş, türban vs. yoktu daha o zamanlar. şehirlerde nineler manto üzerine siyah krep başörtüsü kullanırdı en fazla. paltoların kalitesine bakar mısın, ceketler de öyle.
0
@fakyoras belli bir kesimin elindeki sinemada görülmüyor demişsiniz de, sokak cadde mahalle arası çekimleri var, bir dolu siyasal islam öncesi bağlama çeşitlerine göre eşarp takmış kadın var bunlarda, o sırada sokaktaki türbanlıları toplayıp uzaklaştırıp mı çektiler bu filmleri? pardesü, uzun etek, türban içine yerleştirilen kalıp ve hatta eldiven modeli türban türü kaç yıl önce ortaya çıktı? bundan 50 yıl önce çekilmiş resimlerde türban var mı? yoksa kameralar da belli bir kesimin elinde olduğundan, köy fotoğraflarında düğün fotoğraflarında türbanlıları uzaklaştırıp mı çekmişler?
0
VIPCH
Bu ikisi arasinda kaldim. Kendisi 30 yaslarinda is kadini. Dogum gunu hediyesi olarak alicam. Sizin tercihiniz hangisi olurdu?
Bu ikisi arasinda kaldim. Kendisi 30 yaslarinda is kadini. Dogum gunu hediyesi olarak alicam. Sizin tercihiniz hangisi olurdu?
0
ilkini 20lerin başındaki özel üniversite kızlar kullanıyor.
30lu yaşlarımda iş kadını olsam, ikincisini tercih ederim. başka seçenek yok mu bu arada? ikincisinin modeli de bilindik ama bana acaip kullanışsız geldi sapının yeri ve boyu falan.
30lu yaşlarımda iş kadını olsam, ikincisini tercih ederim. başka seçenek yok mu bu arada? ikincisinin modeli de bilindik ama bana acaip kullanışsız geldi sapının yeri ve boyu falan.
0
ikisi de kötü ikisi de cafcaflı. siyah zarif sade bir çanta almanı öneririm. belki üzerin de gümüş taşlar olabilir.
0
birincisi plaj cantasinin kimil kimil gibi olani.
ikincisini de pek begenmedim ama daha bir oluru var gibi.
bu arada kadin cantasindan da hic anlamam.
32 E
ikincisini de pek begenmedim ama daha bir oluru var gibi.
bu arada kadin cantasindan da hic anlamam.
32 E
0
alice practice
soru başlıkta.
soru başlıkta.
0
beklediğin bir haber var. dalmış düşünüyorsun. bir de sevdiğin biri var yanında, o da sana gülüyor ama arkandan iş çeviriyor.
0
Bulunduğun ortamdan ayrı bir yerdesin kafaca. Fiziksel olarak da yer değiştirmeyi düşünüyor olabilirsin ya da aynı şehirde bir hayat değişikliği yapabilecek gibisin, bir şekilde çevren sana artık sanal alem gibi geliyor, gerçeğin orada değil.
Kafanın ait olduğu yerde daha büyük ve önemli şeyler var ama orası seni zorlayacak, yine de sonu iyi olabilir. Karşı karşıya gelmiş iki düşman var, biri yırtıcı bir hayvan gibi ama küçücük yani güçlü kişinin bu olayda gücü yok, rakibi ise bir kuş, küçük bir hayvan normalde ama şişmiş büyümüş kocaman aslan gibi bir şey olmuş, güçlü olan o.
Bir de geyik görüyorum.Bu geyik sana sadık biri, koruyucu melek gibi seni gözlüyor, değişiklik yapsan bile senin yanında olacak.
Kafanın ait olduğu yerde daha büyük ve önemli şeyler var ama orası seni zorlayacak, yine de sonu iyi olabilir. Karşı karşıya gelmiş iki düşman var, biri yırtıcı bir hayvan gibi ama küçücük yani güçlü kişinin bu olayda gücü yok, rakibi ise bir kuş, küçük bir hayvan normalde ama şişmiş büyümüş kocaman aslan gibi bir şey olmuş, güçlü olan o.
Bir de geyik görüyorum.Bu geyik sana sadık biri, koruyucu melek gibi seni gözlüyor, değişiklik yapsan bile senin yanında olacak.
0
işinde veya aşkında bir tıkanıklığa gireceksin. anneni ya da babanı yakın zamanda kızdıracaksın.
0
3.bp.blogspot.com
şaka şaka. dur anlatıyorum.
sen bir müddettir hayattan sıkılmışsın, evden çıkmıyorsun neredeyse. hani o denli. herşeyden sıkılır olmuşsun. iş güç de yok sanırım.
kendinde bulunan bir kötü düşünceyi, kötü hareketi, dışarıdan gelcek başka bir kötü olay sayesinde yeneceksin ama o dışarıdan gelen kötülük sana bir zarar vermeden kurtulacaksın. 'dışarıdan gelen kötülük' senin işine yarayacak yani. bi kanal var. şu anki sıkıntılarından çok miktarda kurtaracak seni.
iyi geceler.
şaka şaka. dur anlatıyorum.
sen bir müddettir hayattan sıkılmışsın, evden çıkmıyorsun neredeyse. hani o denli. herşeyden sıkılır olmuşsun. iş güç de yok sanırım.
kendinde bulunan bir kötü düşünceyi, kötü hareketi, dışarıdan gelcek başka bir kötü olay sayesinde yeneceksin ama o dışarıdan gelen kötülük sana bir zarar vermeden kurtulacaksın. 'dışarıdan gelen kötülük' senin işine yarayacak yani. bi kanal var. şu anki sıkıntılarından çok miktarda kurtaracak seni.
iyi geceler.
0
kahve falı geçmişinizden izleri takip ederek falcıların geleceğinizden öngörülerde bulunduğu fal çeşididir. sanal kahve falı sitesinden onlarca falcı arasından istediğinizi seçerek kredi ile kahve falınıza baktırabilirsiniz.
www.falbahcem.com
www.falbahcem.com
0
su olsam ates olsam
Sevgili duyuru,Ömrü hayatımda toplasan 3-4 kere manikür yaptırmışımdır. O da özel günlerde, "aman çok kesmeyin" diyip. Tırnaklarım muntazam normalde, etleri içine itme, kesme vs gibi şeyler de hiç yapmam. Dün kardeşimle kuaföre gittik, manikür yaptırdı. Beni de galeyana getirdi, ellerimi suyun içind
Sevgili duyuru,
Ömrü hayatımda toplasan 3-4 kere manikür yaptırmışımdır. O da özel günlerde, "aman çok kesmeyin" diyip. Tırnaklarım muntazam normalde, etleri içine itme, kesme vs gibi şeyler de hiç yapmam.
Dün kardeşimle kuaföre gittik, manikür yaptırdı. Beni de galeyana getirdi, ellerimi suyun içinde buldum.
Kadın da sağolsun derinden kesti de kesti kanattı resmen. Dünden beri kıpkırmızı gerilmiş vaziyette..Ne yapsam ne etsem şimdi düzeltmek için? Yıllardır dertsiz, yumuşacık ellerimde sert sert etler çıkar mı, artık hep maniküre gerek olur mu?
Bu arada sizin manikürle aranız nasıl? Bir ben kalmadım di mi 30 yaşında manikür yaptırmayan :)
Ömrü hayatımda toplasan 3-4 kere manikür yaptırmışımdır. O da özel günlerde, "aman çok kesmeyin" diyip. Tırnaklarım muntazam normalde, etleri içine itme, kesme vs gibi şeyler de hiç yapmam.
Dün kardeşimle kuaföre gittik, manikür yaptırdı. Beni de galeyana getirdi, ellerimi suyun içinde buldum.
Kadın da sağolsun derinden kesti de kesti kanattı resmen. Dünden beri kıpkırmızı gerilmiş vaziyette..Ne yapsam ne etsem şimdi düzeltmek için? Yıllardır dertsiz, yumuşacık ellerimde sert sert etler çıkar mı, artık hep maniküre gerek olur mu?
Bu arada sizin manikürle aranız nasıl? Bir ben kalmadım di mi 30 yaşında manikür yaptırmayan :)
0
mecbur bekleyeceksin artık yaraları düzelip kendi haline gelene kadar. bu süre içinde bol bol nemlendir. ben de şanslı kesimdenim. tırnak eti, kütikül sorunlarım yok bakımımı da kendim yapıyorum. sürekli oje kullandığım için dönem dönem sağlıksızlaşabiliyor ama genel olarak iyi durumda. dışarıda mecbur kalmadıkça da manikür yaptırmıyorum, en temiz yer de olsa tiksiniyorum. bir dönem vaktim olmadığından üst üste sürekli manikürcüye yaptırmak zorunda kalmıştım tırnaklarım en kötü dönemlerini yaşadı resmen. kendim bakmaya başlayınca yine bir süre sonra toparladı.
0
Ben kendim yapıyorum hep, güvenemiyorum hijyen açısından kuaförlere. Hatta dün yaptım biraz derinden girdim sanırım sizinkiler gibi oldu. kızarık ve hafif şiş şu an, bastırınca canım yanıyor. Bir iki güne geçer sanırım. İlaç falan bir şey sürmüyorum.
0
ben de 26 senelik hayatımda 1 kez yaptırdım. benim de aynı şekilde kanayıp kızarmıştı ama sonra düzeldi. Benim ilkti gerçi senin 3 4 kez olmus ama yapısının hemen değişeceğini sanmam, nemli tut sürekli nemlendirici falan sür tırnak diplerine.
0
ben de hayatımda hiç manikür yaptırmadım. arada etleri düzeltiyorum. kesik falan olursa da önce baticon, sterilize etmek için, ardından da evicap e vitamini sürüyorum. çok kötü yaralandığımda izleri geçirmesi için doktor vermişti. şimdi de ufak yaraları çabuk geçirmesi için, bir kapsüle iğne batırıp içini sıkıyorum. hücreler biraz daha hızlı yenileniyormuş.
0
size tavsiyem manikürü sadece kendi malzemelerinizle yaptırmanız. o aletlerin hiç biri dezenfekte edilmiyor. hepatitin en çok bulaştığı yerlerden biri
0
Ben ayda bir, manikurcu kizin kendi sectigi, benim satin aldigim ve sadece bana kullanilan aletlerle yaptiriyorum. Bazen evde banyodam sonra etler yumusayinca kendim ittiriyorum ve hemen 30.gun kosmuyorum kuafore ama yine de eskiye oranla daha profesyonel bakim istiyor. Alisiyor. Ama 3-4 kerede alismaz merak etmeyin.
Sislik, kizariklik icin de ben aksamlari bepantol surmenizi oneririm. Tirnak cevresindeki etlere iyice yedirin ama.
Bu arada bu acinin en onemli nedeni uzun sure etler alinmadigi icin siz ne kadar az da gir deseniz, manikur yapildigi belli olsun diye sertlesmis etleri almaya calisan manikurcunuzdur. Beceriksizlikten degil yani. Sertlesmis et ve deriyi temizlemek cidden zor is.
Sislik, kizariklik icin de ben aksamlari bepantol surmenizi oneririm. Tirnak cevresindeki etlere iyice yedirin ama.
Bu arada bu acinin en onemli nedeni uzun sure etler alinmadigi icin siz ne kadar az da gir deseniz, manikur yapildigi belli olsun diye sertlesmis etleri almaya calisan manikurcunuzdur. Beceriksizlikten degil yani. Sertlesmis et ve deriyi temizlemek cidden zor is.
0
cosmicgadin
bir hafta boyunca gunde sadece 15 tane zeytin yiyip, en az 3 litre su icen bir de ustune lavman yapan insana ne olur? sakata gelir mi?
bir hafta boyunca gunde sadece 15 tane zeytin yiyip, en az 3 litre su icen bir de ustune lavman yapan insana ne olur? sakata gelir mi?
0
neden zeytin? kilo vermekse amaç, eksi kalori denilen yiyeceklere bak. yeşil sebzeler falan. vücudun sindirmek için harcadığı enerji, o yiyeceğin enerjisinden daha fazla mesela. lavman da saçma bence, zira bağırsakların yavaş çalışıyorsa sıçırtan çaylardan içersin olur biter.
0
toksinlerinizden arının zırvasıysa, icat edene o lavman borusunu komple sokmak lazım.
0
(bkz: çilehane)
"ÇİLE: Farsça, kırk anlamına gelen çihil'den düzenlenmiş bir terim. Bir şeyh nezaretinde derviş, karanlık bir hücrede yalnız başına kırk gün süre ile az uyumak, az yemek, az içmek ve mümkün mertebe sürekli ibadetle meşgul olur ki bu olaya, çile denir. Bu, nefsi eğitmek için belirli bir süre halktan uzak kalıp olgunlaşmayı elde etmek için yapılır. Tasavvuftaki çile, ömür boyu değildir, sadece kırk gündür. Zira tasavvufta esas olan, "el kârda, gönül yârda" yani "el günlük maişet teminiyle meşgul iken, kalb Allah ile beraber olmaktır". Nitekim, Nur Suresinin 37'nci âyetinde bu husus, şöyle desteklenir: "Ticaret ve alışverişin Allah (c.c)'ı zikirden alıkoymadığı erkekler..."
Çileye, Arapça olarak erbain de denir. Hemen hemen her tekkede, eskiden bu iş için bir veya birkaç hücre bulunurdu. Çile olayı şöyle cerayan ederdi: Şeyh, dervişi çile odasına güsul abdestli olarak dua ile sokar, Fatiha çeker, kapıyı kapayıp giderdi. Odada bir post, yahut seccade, bir mütteka (bkz. müttekâ) ve hücrenin rafında bir Kur'an-ı Kerim bulunurdu. Derviş, bu hücreden, sadece gerekli olduğu zaman çıkardı: Tuvalet, abdest, cuma namazı vs. gibi. Çıktığında kimseye bakmaz, kimseyle konuşmazdı. Yiyeceğini, içeceğini, belirli vakitte bir derviş getirip hücreye bırakıp, selamdan başka bir söz konuşmazdı. Geleneklere göre, çileye girene ilk gün kırk zeytin verilir, her gün bir eksilterek (39, 38, 37, 36, 15 ila...) kırkıncı gün sadece bir zeytin verilirdi. Yiyeceğin zeytin olması, Nur suresi'nin 35. ayetinde de ifade edildiği gibi (min şeceretin mübâreketin zeytûnetin), onun mübarekliğinden kaynaklanmaktadır. Derviş çileden çıkınca, kırk gün içindeki tefekkür ve rüyalarını şeyhine anlatırdı. Şayet Şeyh, gerek görürse onu hemen ikinci bir çileye sokardı. Birbiri ardınca üç çile çıkaran olurdu. Derviş çileyi bitirip hücreden çıkınca, şükür kurbanı kesilir, kesilen kurbanın et suyuyla hazırlanan tirid yemeği ona sunulur, diğer ihvanı da onu tebrik ederdi. Günümüz Türkiye'sinde, bu uygulama hemen hemen kalkmış gibidir. Bunun sebebini sorduğumuz mürşid-i kamiller, "devrimizde helal rızık kalmamıştır. Çileye giren, hem az, hem de şüpheli yiyecekle bu uygulamaya tâbi tutulursa, görme, işitme, konuşma gibi bazı özelliklerini kaybedebilir. Devrimiz zâten çile devri değildir, dış âlemde gezip nefsini zaptetmek de yeterlidir" cevabını verdiler. Mevlevîlerin çilesinin mutfakta 1001 günlük hizmet ile olduğu kaydedilir."
"ÇİLE: Farsça, kırk anlamına gelen çihil'den düzenlenmiş bir terim. Bir şeyh nezaretinde derviş, karanlık bir hücrede yalnız başına kırk gün süre ile az uyumak, az yemek, az içmek ve mümkün mertebe sürekli ibadetle meşgul olur ki bu olaya, çile denir. Bu, nefsi eğitmek için belirli bir süre halktan uzak kalıp olgunlaşmayı elde etmek için yapılır. Tasavvuftaki çile, ömür boyu değildir, sadece kırk gündür. Zira tasavvufta esas olan, "el kârda, gönül yârda" yani "el günlük maişet teminiyle meşgul iken, kalb Allah ile beraber olmaktır". Nitekim, Nur Suresinin 37'nci âyetinde bu husus, şöyle desteklenir: "Ticaret ve alışverişin Allah (c.c)'ı zikirden alıkoymadığı erkekler..."
Çileye, Arapça olarak erbain de denir. Hemen hemen her tekkede, eskiden bu iş için bir veya birkaç hücre bulunurdu. Çile olayı şöyle cerayan ederdi: Şeyh, dervişi çile odasına güsul abdestli olarak dua ile sokar, Fatiha çeker, kapıyı kapayıp giderdi. Odada bir post, yahut seccade, bir mütteka (bkz. müttekâ) ve hücrenin rafında bir Kur'an-ı Kerim bulunurdu. Derviş, bu hücreden, sadece gerekli olduğu zaman çıkardı: Tuvalet, abdest, cuma namazı vs. gibi. Çıktığında kimseye bakmaz, kimseyle konuşmazdı. Yiyeceğini, içeceğini, belirli vakitte bir derviş getirip hücreye bırakıp, selamdan başka bir söz konuşmazdı. Geleneklere göre, çileye girene ilk gün kırk zeytin verilir, her gün bir eksilterek (39, 38, 37, 36, 15 ila...) kırkıncı gün sadece bir zeytin verilirdi. Yiyeceğin zeytin olması, Nur suresi'nin 35. ayetinde de ifade edildiği gibi (min şeceretin mübâreketin zeytûnetin), onun mübarekliğinden kaynaklanmaktadır. Derviş çileden çıkınca, kırk gün içindeki tefekkür ve rüyalarını şeyhine anlatırdı. Şayet Şeyh, gerek görürse onu hemen ikinci bir çileye sokardı. Birbiri ardınca üç çile çıkaran olurdu. Derviş çileyi bitirip hücreden çıkınca, şükür kurbanı kesilir, kesilen kurbanın et suyuyla hazırlanan tirid yemeği ona sunulur, diğer ihvanı da onu tebrik ederdi. Günümüz Türkiye'sinde, bu uygulama hemen hemen kalkmış gibidir. Bunun sebebini sorduğumuz mürşid-i kamiller, "devrimizde helal rızık kalmamıştır. Çileye giren, hem az, hem de şüpheli yiyecekle bu uygulamaya tâbi tutulursa, görme, işitme, konuşma gibi bazı özelliklerini kaybedebilir. Devrimiz zâten çile devri değildir, dış âlemde gezip nefsini zaptetmek de yeterlidir" cevabını verdiler. Mevlevîlerin çilesinin mutfakta 1001 günlük hizmet ile olduğu kaydedilir."
0
konskenkova
geçen bahsetmiştim çok yakın bir kız arkadaşıma çiçek gönderecektim. gönderdim de pek beğenmedi sanki yaaa. güzel mi dedim cevap vermedi falan. sizce nasıl?
geçen bahsetmiştim çok yakın bir kız arkadaşıma çiçek gönderecektim. gönderdim de pek beğenmedi sanki yaaa. güzel mi dedim cevap vermedi falan. sizce nasıl?
0
Kiz arkadasiniz kabalik etmis, cicek gayet guzel. Velev ki ot gonderdiniz yine de oyle ih mih tavri hic şık bir hareket degil, fair playe aykiri.
0
o kızla çok yakın olmayın. çiçek güzel kız öküz. hakkaten bi tutam ot gönderseydiniz en azından geviş getirirdi.
0
kardeşim kıza yazma durumun var mı bilmiyorum ama aklından öyle bir şey geçiyorsa direk uzaklaş.
0
Vazosu çiçeğin kendi vazosuysa tırtmış, çok kaba. Ama çiçek bence güzel, kasımpatı var ki dünyada en sevdiğim çiçektir.
0
çiçek sevmeyen biriyim ama bu iyiymiş. terbiyesiz kız. cevap vermesi gerekirdi enazından.
0
@bobinhoo niyet var kardeşim. ama şimdi ben de bir düşünüyorum.
@buff aynen kendi vazosu. yani çiçek bu vazoyla gitti.
@buff aynen kendi vazosu. yani çiçek bu vazoyla gitti.
0
Vazo çirkin dedim diye kızın davranışını onayladım sanılmasın. Beğenmediyse bile, ya da ne biliyim senin ilgini sezdiyse ama karşılık vermek istemiyorsa bile nazikçe teşekkürler vs diyip konuyu kapatması lazımdı.
0
abi kusura bakma ama kız arkadaşa gönderilecek çiçek değil bu. ha güzel mi, güzel. ama üzgünüm, biraz varoş. ucuza kaçılmış gibi. narin değil. sorry.
çiçekten bağımsız olarak, kendisine yürüdüğünü düşünüp bundan hoşlanmadığından da heveskar görünmemiş olabilir.
çiçekten bağımsız olarak, kendisine yürüdüğünü düşünüp bundan hoşlanmadığından da heveskar görünmemiş olabilir.
0
dürüst cevap: o vazo ve genel olarak düzenleme güzel gelmedi bana.
yalnız ben de bazen hiiiç beğenmediğim hediyeler alsam da kesinlikle sırf hediye verme düşünceliliğini gösterdiği için sevincimi fazlasıyla gösteriyorum. yani çiçek güzel değil ama kızın yaptığı kabalık.
yalnız ben de bazen hiiiç beğenmediğim hediyeler alsam da kesinlikle sırf hediye verme düşünceliliğini gösterdiği için sevincimi fazlasıyla gösteriyorum. yani çiçek güzel değil ama kızın yaptığı kabalık.
0
signore
taksi şoförü A, taksirli bir şekilde birine çarpıyor. sonra korkup, çarptığı kişiyi bırakıp kaçıyor. çaptığı kişi ölüyor. burada tck 83- kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi var. buraya kadar tamam. ama bizim dersimize giren hoca, A bu olayda ayrıca taksirle yaralama'dan da sorumlu tutulur
taksi şoförü A, taksirli bir şekilde birine çarpıyor. sonra korkup, çarptığı kişiyi bırakıp kaçıyor. çaptığı kişi ölüyor.
burada tck 83- kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi var. buraya kadar tamam. ama bizim dersimize giren hoca, A bu olayda ayrıca taksirle yaralama'dan da sorumlu tutulur diyor. yani 2 ayrı fiil olduğunu, bu yüzden taksirle yaralama (md. 89) + ihmali davranışla kasten öldürmeden (md. 83) ceza verileceğini kabul ediyor. ama okuldaki diğer bir ceza hukuku hocası da tek fiil olduğunu, o yüzden sadece md. 83'ten sorumlu tutabileceğimizi söylüyor.
uygulamada hangisini kabul ediyor yargıtay? bilen var mı?
burada tck 83- kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi var. buraya kadar tamam. ama bizim dersimize giren hoca, A bu olayda ayrıca taksirle yaralama'dan da sorumlu tutulur diyor. yani 2 ayrı fiil olduğunu, bu yüzden taksirle yaralama (md. 89) + ihmali davranışla kasten öldürmeden (md. 83) ceza verileceğini kabul ediyor. ama okuldaki diğer bir ceza hukuku hocası da tek fiil olduğunu, o yüzden sadece md. 83'ten sorumlu tutabileceğimizi söylüyor.
uygulamada hangisini kabul ediyor yargıtay? bilen var mı?
0
İkinci hocanın dediği daha makul bence, sadece 83 diyen.
Ama notu: hukukçu değilim.
Ama notu: hukukçu değilim.
0
TCK'da genel kural suçların gerçek içtimaıdır, yani “kaç tane fiil varsa o kadar suç, kaç tane suç varsa o kadar ceza vardır” Bunun istisnası aynı neviden fikri içtima(zincirleme suç) ve ya farklı neviden fikri içtima halleridir.
Fikri içtima
Madde 44
-
(1) İşlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır.
google da fikri içtima iye aratırsanız bir çok örnek ve makale çıkıyor kopyalayıp şeyapmayayım dedim.
Fikri içtima
Madde 44
-
(1) İşlediği bir fiil ile birden fazla farklı suçun oluşmasına sebebiyet veren kişi, bunlardan en ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı cezalandırılır.
google da fikri içtima iye aratırsanız bir çok örnek ve makale çıkıyor kopyalayıp şeyapmayayım dedim.
0
bence ortada tek suç söz konusu.
ihmali davranış kişinin kendisine kanun tarafından yüklediği bir eylemi yerine getirmemesinden ya da önceden yapılan davranışın başkasının sağlığı ile ilgili tehlikeli bir durum oluşturması durumlarında söz konusu olur. yani siz yolda yatan araba çarpmış birini görüp yola devam ederseniz kasten öldürmeden ceza almazsınız fakat çarpıp kaçan kişi alır. bu durum o tehlikeye çarpan kişinin sebep olması nedeniyle kendisine yüklenen sorululuk ile ilgili.
bu bağlamda bakılınca; taksirle yaralama suçu zaten ihmali davranışla kasten öldürme suçunun oluşması için gerekli bir durum. ancak bu durumda "kasten öldürme" suçundan bahsedilebilir çünkü.
o nedenle bence yaralama suçu, ihmali davranışla öldürme suçundan ayrı bir suç teşkil etmez. tek suç oluşturur.
ihmali davranış kişinin kendisine kanun tarafından yüklediği bir eylemi yerine getirmemesinden ya da önceden yapılan davranışın başkasının sağlığı ile ilgili tehlikeli bir durum oluşturması durumlarında söz konusu olur. yani siz yolda yatan araba çarpmış birini görüp yola devam ederseniz kasten öldürmeden ceza almazsınız fakat çarpıp kaçan kişi alır. bu durum o tehlikeye çarpan kişinin sebep olması nedeniyle kendisine yüklenen sorululuk ile ilgili.
bu bağlamda bakılınca; taksirle yaralama suçu zaten ihmali davranışla kasten öldürme suçunun oluşması için gerekli bir durum. ancak bu durumda "kasten öldürme" suçundan bahsedilebilir çünkü.
o nedenle bence yaralama suçu, ihmali davranışla öldürme suçundan ayrı bir suç teşkil etmez. tek suç oluşturur.
0
hocam fikri içtimaı biliyorum ama bizim hoca burada 2 fiil var diyor işte. neticeli suçlarda netice sayısı fiil sayısını, fiil sayısı da suç sayısını belirliyor.
1. fiil (icra suretiyle)- (taksirle) çarpma ------------ 1. netice: yaralanma
2. fiil (ihmal suretiyle)- (kasten)hastaneye götürme yükümlülüğünü yerine getirmeme ---------- 2. netice: ölüm
ama yaralama ile ölüm de geçitli suçlar falan. ilginç durum bu ya. hakim görüş tek fiil ve tek ceza (md. 83) diyor galiba.
1. fiil (icra suretiyle)- (taksirle) çarpma ------------ 1. netice: yaralanma
2. fiil (ihmal suretiyle)- (kasten)hastaneye götürme yükümlülüğünü yerine getirmeme ---------- 2. netice: ölüm
ama yaralama ile ölüm de geçitli suçlar falan. ilginç durum bu ya. hakim görüş tek fiil ve tek ceza (md. 83) diyor galiba.
0
Sandman
ölümSavaşKıtlıkHastalık
ölüm
Savaş
Kıtlık
Hastalık
Savaş
Kıtlık
Hastalık
0
hayvanlara zamanla ortaya çıkacak karakter, huy ve özelliklerine göre isim vermek daha anlamlı ve keyifli oluyor.
0
ya ben lan neyse
bir video izlerken dedi adam bunu. bilgi nedir? "tavuklar dişidir." diye bir cümle var, karadeliğe mi giriyor?artis bunlar. adam gibi açıklasalar da biz de anlasak. zaten habertürkte çıkmış. güya halka yapılıyor.
bir video izlerken dedi adam bunu. bilgi nedir? "tavuklar dişidir." diye bir cümle var, karadeliğe mi giriyor?
artis bunlar. adam gibi açıklasalar da biz de anlasak. zaten habertürkte çıkmış. güya halka yapılıyor.
artis bunlar. adam gibi açıklasalar da biz de anlasak. zaten habertürkte çıkmış. güya halka yapılıyor.
0
Dostum hazır yol yakınken yaşın gençken İngilizce öğren de böyle yanlış çevirilere, Türk haber kanallarına muhtaç kalma.
Soruna yanıt ise şu: Karadelikten hiçbir şey (neredeyse) gerçekte kaçamaz ama karadeliklerle ilgili bilgilerimiz var deyip sanatsal bir ifade kullanıyor, mecaz yani.
Soruna yanıt ise şu: Karadelikten hiçbir şey (neredeyse) gerçekte kaçamaz ama karadeliklerle ilgili bilgilerimiz var deyip sanatsal bir ifade kullanıyor, mecaz yani.
0
yeaa, anlamsız ama kulağa hoş gelen şeyler söyleyim de, hem kimse anlamasın çok anlamlı bi şey söylediğimi sansın, hem de artistlik yapmış olayım ayağı.
0
kastedilen bilgi 'data'/ veri olabilir. karadeliğin içini gözlemleyemezsin çünkü içeri bir gözlem aygıtı göndersen de o aygıtın bilgiyi geri karadeliğin dışına gönderme şansı yoktur, bilgi karadelikten kaçamaz, çünkü çekim fazla güçlüdür.
0
zamanı büküyor işte. her şey karadeliğe giriyor. zaman giriyor içine, ışık giriyor. bilgi ne ki.
0
Mecazi bir durum yok. Speed of information (bilginin hizi), speed of gravity (kutlecekim hizi), speed of light (isik hizi) gibi kavramlar fizik biliminde temel kavramlardir. Tam su an gunes yok olsa, gunesin kutlecekim gucunu yaklasik 8 dakika 20 saniye boyunca hissetmeye devam ederiz (dunya yorungede devam eder). Gunes isinlarini da ayni surede almaya devam ederiz. Cunku kutle cekim kuvveti de isik hiziyla hareket eder. Gunesin dunya uzerindeki kutle cekim kuvvetini hissetmeyi gunes yok oldugu anda biraksaydik, gunesin yok oldugu bilgisi isik hizindan daha hizli bize ulasmis olurdu. Boyle bir sey mumkun degil (gunumuzde, hicbir seyin isik hizindan daha hizli hareket edemeyecegi kabul görmus bir yaklasimdir.)
Benzer bir analojiyi, kara delikten kacamayan bir foton (isik parcacigi) ve herhangi bir bilgi/veri arasinda kurabilirsin.
Benzer bir analojiyi, kara delikten kacamayan bir foton (isik parcacigi) ve herhangi bir bilgi/veri arasinda kurabilirsin.
0
oxibrinth
alttaki duyuruyu görünce aklıma geldi. anadolu'nun ücra bir ilinin ücra bir ilçesinde çalışıyorum. bir iki gün önce gittiğimde ürünlerin çoğu duruyordu. isteyene alırım kargolarım. istediğiniz spesifik bir ürün varsa yazın buraya, yarın gideyim bakayım. hatta alayım direkt. ücreti ya hesaba yatırırs
alttaki duyuruyu görünce aklıma geldi. anadolu'nun ücra bir ilinin ücra bir ilçesinde çalışıyorum. bir iki gün önce gittiğimde ürünlerin çoğu duruyordu. isteyene alırım kargolarım. istediğiniz spesifik bir ürün varsa yazın buraya, yarın gideyim bakayım. hatta alayım direkt. ücreti ya hesaba yatırırsınız ya da siz de karşılığında bir şey yollasanız olur herhalde. yılbaşı çekilişini kaçırdım da. dur bunun için de duyuru açayım ben ya.
0
aa ben isterim kupalardan varsa beğenmiştim içimde kaldı. 2 kupa 1 yastık alıp gönderseniz, hesabınıza göndersem ben para. olur bence.
0
nothing in my way
ya benim bu amerikan film ve dizilerinde gördüğümüz şu tek katlı müstakil evlere içim gidiyor. keşke öyle bir evim olsa diye düşünüyorum. sizce de çok güzel değil mi yahu? bir bizim yaşadığımız boktan apartmanlara bakıyorum bir de bunlara. türkiye'de hayalini bile kuramıyorum böyle evlerin. türkiye'
ya benim bu amerikan film ve dizilerinde gördüğümüz şu tek katlı müstakil evlere içim gidiyor. keşke öyle bir evim olsa diye düşünüyorum. sizce de çok güzel değil mi yahu? bir bizim yaşadığımız boktan apartmanlara bakıyorum bir de bunlara. türkiye'de hayalini bile kuramıyorum böyle evlerin. türkiye'de var mı böyle evler?
0
tek katli mi? 6 sene amerikada yasadim oyle tek katli ev pek gormedim. bahsettigin evler genelde iki kat arti cati kati olur. hatta bi tanesinin insaatinda bizzat calistim. gerci soruyu da tam anlayamadim. istanbulda sehir disina cikarsan mustakil evler gorursun ama bunlar sadece zengin kesimin yasadigi yerler. amerikada ise bahsettigin sekilde bir evde orta gelir grubu yani ogretmen memur kesimi falan yasayabiliyor.
0
izmirde güzelbahçe tarafında öyle villa banliyö evleri var. ama türkiyede bunlar hep zengin işi.
0
Bir kişi bile dememiş propagandadır o ya diye. Arkadaşlar, bu amerıkanın filmlerinde yaptığı bir propagandadır. Evet zenginlerin oyle evleri vardır mutlaka ama zannetmıorum ki bizden farklı olsunlar.
hep propaganda hepp.
www.ncsociology.org
hep propaganda hepp.
www.ncsociology.org
0
ankara batıkent'te bolca sitesi var bu tarz evlerin. hatta birinde de teyzem oturuyor.
0
Propaganda oldugu sadece kismen dogru.
Oncelikle sunu belirtmek lazim, ABD cok uygar bir ulke degil. Ciddi anlamda muhafazakar"vahsi kapitalizm" dedigimiz olayin varligini ciddi hissettirdigi bir ulke. Yani evet, aclik, fakirlik var ama bu adamlarin orta sinifi bize gore "zengin".
Turkiye'de 3000 lira maas alan adami zengin saniyorlar. Kimse de demiyor ki "Ulan herif yoksulluk sinirinda maas aliyor, nesi zengin amk?". Amerika'da ise tecrubeli bir muhendisin senede 100-150 bin dolar maas almasi soz konusu. Dolayisiyla adamin 20 senelik mortgage'a girip (ekonomi cok daha stabil Turkiye'ye gore, faizler o daha dusuk) milyon dolarlik ev almasinda garip bir durum yok. Turkiye'de bar benzer evler ama o kadar para kazandiran meslek cok az. Sirket sahibi degilsen cok zor yani.
edit: 3000, yoksulluk sinirinin altinda su anda. 4500tl imis.
edit2: banliyoden nefret ederim. Toronto'da banliyode yasiyordum birkac yil once, kilometrelerce tek katli evler... bok gibin.
Oncelikle sunu belirtmek lazim, ABD cok uygar bir ulke degil. Ciddi anlamda muhafazakar"vahsi kapitalizm" dedigimiz olayin varligini ciddi hissettirdigi bir ulke. Yani evet, aclik, fakirlik var ama bu adamlarin orta sinifi bize gore "zengin".
Turkiye'de 3000 lira maas alan adami zengin saniyorlar. Kimse de demiyor ki "Ulan herif yoksulluk sinirinda maas aliyor, nesi zengin amk?". Amerika'da ise tecrubeli bir muhendisin senede 100-150 bin dolar maas almasi soz konusu. Dolayisiyla adamin 20 senelik mortgage'a girip (ekonomi cok daha stabil Turkiye'ye gore, faizler o daha dusuk) milyon dolarlik ev almasinda garip bir durum yok. Turkiye'de bar benzer evler ama o kadar para kazandiran meslek cok az. Sirket sahibi degilsen cok zor yani.
edit: 3000, yoksulluk sinirinin altinda su anda. 4500tl imis.
edit2: banliyoden nefret ederim. Toronto'da banliyode yasiyordum birkac yil once, kilometrelerce tek katli evler... bok gibin.
0
dogru diyorsun, amerikada, ingilterede, avustralyada herkesin oturdugu bahceli garajli evlere turkiyede villa deniyor.
0
Geçen yıl İngiltere'deydim, bizim mahalle komple böyleydi. Ben yurtta stüdyo dairede kaldım ama arkadaşlarımın evlerine gittim, iki katlı, arkası büyükçe bahçeli evlerin kiraları da çok pahalı değildi yani. (3 kişi, kişi başı £250-300 falan) evler küçüktü eskiydi tabii. Bizdekinin tersine apartmanlar çok daha lüks ve daha pahalıydı :)
Türkiye'de bazı siteler falan öyle, ama halkın ulaşabileceği şeyler değil bildiğim kadarıyla.
Türkiye'de bazı siteler falan öyle, ama halkın ulaşabileceği şeyler değil bildiğim kadarıyla.
0
Levent başta bu şekilde yapılmıştı. Sonrası malum. Abd'de yer çok, ulaşım arabayla. İstanbul gibi 20 milyon kişi göt kadar yere sıkışmış değil ki
0
ne propagandası manyak mısınız? tek katlı evle mi propaganda yapacaklar? amerikan banliyölerinde evler öyledir zaten. mesela new york'ta manhattan'da apartman dairesinde oturursun ama long island'a gitsen 2-3 katlı evler vardır.
0
Türkiyede de var yok değil ama hiç bir zaman o filmlerdeki gibi huzur verici bir plan ve dekorasyon da olmuyor o dekorasyonda olsa bile etrafı sıkışık oluyor. O filmde gördüğümüz şekilde tr de çok çok az yerde vardır onlarda da türk tipi işçilik kullanıldığından yine o havayı vermez tabiki fahiş fiyatlıdır... Bu evlerin en önemli özelliği lambri dir. duvarlar yarıya kadar lambri kaplıdır beyaz tonlarda. bahçe muntazam bir şekilde çim kaplı her daim yemyeşil varsa havuz masmavi...
0
nothing in my way
türkiye'de neden bu kadar işletme bölümü açılıyor. o kadar olmasına rağmen neden hala üniversiteler peynir ekmek gibi bu bölümü açıyor ki? başka ülkelerde de durum böyle mi?
türkiye'de neden bu kadar işletme bölümü açılıyor. o kadar olmasına rağmen neden hala üniversiteler peynir ekmek gibi bu bölümü açıyor ki? başka ülkelerde de durum böyle mi?
0
çünkü açılmasıteknik olarak çok kolay bir bölüm
çünkü istihdamın hemen her alanında kullanılabilir
çünkü istihdamın hemen her alanında kullanılabilir
0
Asıl soru neden bu kadar çok üniversite yapılıyor
Üniversite = beton = yeni ihale = vurgun
Üniversite = imar = vurgun
Yurt = beton = yeni ihale = vurgun
Yeni bina = yeni masa sandalye alet edevat = yeni ihale = vurgun
Üniversite = beton = yeni ihale = vurgun
Üniversite = imar = vurgun
Yurt = beton = yeni ihale = vurgun
Yeni bina = yeni masa sandalye alet edevat = yeni ihale = vurgun
0
açılması prosedürlere en uygun bölüm iktisat ile birlikte. bu anlamda türkiye'nin uyguladığı nüfus politikasıyla birebir ilgisi var. "niteliğini iyileştirme" yani istatistiklere üniversite mezun sayısı olarak yansıyacak mı bu diploma? evet yansıyacak. gerisi mühim değil.
0
mühendislik fakültesi kurup yanına bir de lab yapmakla uğraşmamak için tabela üni. tarafınca sıkça tercih ediliyor
0
bir de babası esnaf olan, bu işi devralıcak olanlar okuyor. bu açıdan iş hayatına, muhasebesinden iş planına faydası olan bir bölüm. benim tanıdığım çok var, işletme okuyup baba dede şirketinin (2-3 dükkanlık küçük bir şirket bile olsa) başına geçip, okulda öğrendiği planlama, muhasebe, stok kontrolü, yönetim bilgilerini uygulayan.ülkenin her yerindeki küçük işletme sahipleri, çocukları okumuş olsun vizyonu olsun, işleri eline alsın diye gönderiyor.
0
Birinci ve en önemlisi, işsizlik oranını düşük göstermek. Öğrenci olarak gözüküyorsanız işsizlik oranına katılmıyorsunuz.
İkincisi nitelikli elemanları bu işsizlik oranına rağmen çoğaltarak arz talep dengesizliği oluşturup lisans eğitimi görenleri ucuz iş gücüne çevirmek.
İkincisi nitelikli elemanları bu işsizlik oranına rağmen çoğaltarak arz talep dengesizliği oluşturup lisans eğitimi görenleri ucuz iş gücüne çevirmek.
0
sahipsiz
başlıkta yazan durum gerçekten olabilir mi? sözlükte millet dalga geçmiş falan ama..giyim alan ve kullanan var mı? özellikle, pamuk veya yün ürünler? riskli midir bu iş?
başlıkta yazan durum gerçekten olabilir mi? sözlükte millet dalga geçmiş falan ama..
giyim alan ve kullanan var mı? özellikle, pamuk veya yün ürünler?
riskli midir bu iş?
giyim alan ve kullanan var mı? özellikle, pamuk veya yün ürünler?
riskli midir bu iş?
0
pamuk ve yün çinde ucuz değil zaten. kıyafetleri de o yüzden naylon, viskon akrilik satıyorlar. giyim çok düşük fiyatlı ayakkabılarda falan kötü yapıştırıcı kullanıyorlar, kokuyor doğal olarak. bali kokulu geziyorsunuz. adamların ucuz sattıkları plastik ve elektronik. giyim her türlü türkiyede daha ucuz zaten.
0
kullandıkları boyalar ve yapıştırıcılar ucuz, kokusu toksik ve kanserojen.
0
sırf yün vs tekstilde değil bu olay, adamların sattıkları telefonları kullananların kulakları yeşile dönüyor, sar değerini sarlamlıyolar zira kaç milyar çinli var.
0
bi tane çanta aldım, postacı stili, onun da köpek derisi oldugundan supheleniyorum.
0
Aliexpress'i bilemem ama yurtdışından getirilen bir ayakkanbıyı alan adam ayaklarını kaybetme tehlikesi yaşıyor diye bir haber görmüştüm. Muhtemelen çinden gelmiştir o ayakkabılar.
Başlıkta dediğiniz şey mümkün yani. Kanserojen'i geç direkt zararı olabilen ürünler bile çıkabilir.
Başlıkta dediğiniz şey mümkün yani. Kanserojen'i geç direkt zararı olabilen ürünler bile çıkabilir.
0
bir soru daha, telefonun ekranı kırıldı yedek parça getirteyim diyorum 40tl daha ucuza geliyor. değer mi? orijinal ürün cünkü feedback hep olumlu.
0
loser blueser
sinir oluyorum böyle heriflere. adam bişeyler satıyor her ürünün açıklamasında "bilgi almak için şu numarayı arayın" falan yazıyor. niye böyle yapıyor bu herifler, gerizekalı mı bunlar? insanın alacağı varsa bile almaz amk.
sinir oluyorum böyle heriflere. adam bişeyler satıyor her ürünün açıklamasında "bilgi almak için şu numarayı arayın" falan yazıyor. niye böyle yapıyor bu herifler, gerizekalı mı bunlar? insanın alacağı varsa bile almaz amk.
0
milletin ürünün altında, o kadar para etmez ya ortak görüşünde birleşeceklerinden olsa gerek. Satıcı çokta haksız değil bence. Atıyorum 100 lira yazdın ürüne.. Hemen, oo 100 lira mı gibi yorumlar falan.
edit: hee ben de bir şey almak için bakınırken, senin gibi düşünüyorum. Yaz işte, bilelim yani kaç para diye.
edit: hee ben de bir şey almak için bakınırken, senin gibi düşünüyorum. Yaz işte, bilelim yani kaç para diye.
0
bir tane sahaf var instagramda böyle. fiyatını yazsa belki aa alırım ben bunu diyip alıcam. ama fiyat yazmadığından, kesin geçiriyordur diyip, aynı kitabı başka yerde arıyorum. bence de mallık.
bahsettiğim sahaf da şu. www.instagram.com
eğer her yerde bulabileceğin bir kitabı/ilk baskıyı öküz alınacak fiyata satıyorsa o paraya öküz alınırcılar gelsin zaten. nadir kitapları o paraya satıyorsa da, müşterisi olan zaten öküz parası da verip alır nedir yani.
bahsettiğim sahaf da şu. www.instagram.com
eğer her yerde bulabileceğin bir kitabı/ilk baskıyı öküz alınacak fiyata satıyorsa o paraya öküz alınırcılar gelsin zaten. nadir kitapları o paraya satıyorsa da, müşterisi olan zaten öküz parası da verip alır nedir yani.
0
yanlış düşünüyorsunuz,
ben de bu tip durumlarda kıllanıp eahh sikerim böyle işi diyip alacağım varsa da almam diyorum ama o adamların hedef kitlesi bu grup değil zaten.
diğer grup da, dur lan bi arayayım diyip hemen atlıyor, ya ilk anda alıyor almasa da allem edip kallem edip onu ikna ediyor ya da yav o olmazsa tamam şöyle bir üründe var diyip başka ürünü satıyor vs.
bu ne saçma iş deyip aramama eşiğini geçip arayan kişi zaten yüksek potansiyelli alıcı. bir anlamda işini kolaylaştırıyor satıcı, ulan bu sazan aradıysa bu ikna edilmeye hazır büyük ihtimalle diye düşünüyor.
ben de bu tip durumlarda kıllanıp eahh sikerim böyle işi diyip alacağım varsa da almam diyorum ama o adamların hedef kitlesi bu grup değil zaten.
diğer grup da, dur lan bi arayayım diyip hemen atlıyor, ya ilk anda alıyor almasa da allem edip kallem edip onu ikna ediyor ya da yav o olmazsa tamam şöyle bir üründe var diyip başka ürünü satıyor vs.
bu ne saçma iş deyip aramama eşiğini geçip arayan kişi zaten yüksek potansiyelli alıcı. bir anlamda işini kolaylaştırıyor satıcı, ulan bu sazan aradıysa bu ikna edilmeye hazır büyük ihtimalle diye düşünüyor.
0
valla bi kebapciya gidiyorsun, menu istiyorsun ben size sayayim diyor. israr etmedikce vermiyor. cunku sen 50 gram doner isteyecegine adam 100 gram koyacak fiyati da bu diyecek.
bu isler boyle.
bu isler boyle.
0
Birine 150 diyecek, birine 170 diyecek, nabız ölçüyor. Kime en yüksekten itelerse artık işte.
0
meyve parcacikli kadin
Selam, 9 aylık iki dişi kedim var, tekir. Evdeler ama istedikleri zaman dışarı çıkıp gezip geliyorlar falan. Ne zaman hamile kalırlar sizce?
Selam, 9 aylık iki dişi kedim var, tekir. Evdeler ama istedikleri zaman dışarı çıkıp gezip geliyorlar falan. Ne zaman hamile kalırlar sizce?
0
buffy de vampir sayılır
Haftada bir yıkanmama rağmen saçlarım çok çabuk yağlanıyor ne yapmalı? Şaka bi yana hemen hemen her gün duş alıyorum yüzüm ve saçlarım akşamına yağlanıyor yahu ne yapmalı?? Teşekkürler..
Haftada bir yıkanmama rağmen saçlarım çok çabuk yağlanıyor ne yapmalı? Şaka bi yana hemen hemen her gün duş alıyorum yüzüm ve saçlarım akşamına yağlanıyor yahu ne yapmalı?? Teşekkürler..
0
saclari her gun sampuanlamak cok dogru bi is degil zaten. yavas yavas iki gunde bire dusurmen lazim. yuzun icin aksamlari cilt tipine uygun bir yuz yikama jeli+tonik+nemlendirici ile o isi cozersin. saclara da iki gunde bir yikama duzenine alisana kadar en azindan o yagli gorunumu kuru sampuanla maskeledikten sonra da sacina ve sac derine uygun bir sampuanla yikamak ve mumkunse haftada bir bakim maskesi uygulamak ise yarar bence.
0
doğal bir şampuan denediniz mi? benim de öyleydi, 1 aydır otacı kullanmaya başladım, bu süreçte saçım yağlanmamaya başladı. 2 günde bir banyo yapıyorum uzun yıllar sonra büyük rahatlık. eskiden her gün yıkanmasam kafam kaşınmaya başlardı vıcık vıcık yağdan.
0
confessions of an adman
daha önce jack daniels çikolata ile gitmek istediğimi söyleyip linç yemiştim duyuru ahalisi tarafından. gümüş mümüş almak istemiyorum. şunu https://shop.vakko.com/tr/vakko-cekicli-cikolata-sutlu-868072051847 gördüm vakkoda sizce uygun mudur?
daha önce jack daniels çikolata ile gitmek istediğimi söyleyip linç yemiştim duyuru ahalisi tarafından. gümüş mümüş almak istemiyorum. şunu shop.vakko.com gördüm vakkoda sizce uygun mudur?
0
hacı iki dakika şaka yapma da düz git iste şu kızı herkes kurtulsun.
"örf adeti sevmiyorum farklıyım ben bunu göstermek zorundayım" kaygın var anlıyorum da o kaygın varsa kız isteme merasimine girmeyeceksin zaten baştan, kız arkadaşınla farklı bir çözüm bulacaksın. ne bileyim aileler birlikte bir yemek yer, sonra sözlenilir gibi. "kız isteme" gibi bir türklüğe bulaşırken boyun eğmeye eğiyorsun ama iş çikolataya gelince bir asilikler, bir şeyler, tavır komik oluyor. kız istemeyi kanıksayıp gümüş tepsiyi kanıksayamaman sana da biraz saçma gelmiyor mu? isyanın çikolataya mı diye sorarlar adama :) (kızma diye gülücük koydum)
"örf adeti sevmiyorum farklıyım ben bunu göstermek zorundayım" kaygın var anlıyorum da o kaygın varsa kız isteme merasimine girmeyeceksin zaten baştan, kız arkadaşınla farklı bir çözüm bulacaksın. ne bileyim aileler birlikte bir yemek yer, sonra sözlenilir gibi. "kız isteme" gibi bir türklüğe bulaşırken boyun eğmeye eğiyorsun ama iş çikolataya gelince bir asilikler, bir şeyler, tavır komik oluyor. kız istemeyi kanıksayıp gümüş tepsiyi kanıksayamaman sana da biraz saçma gelmiyor mu? isyanın çikolataya mı diye sorarlar adama :) (kızma diye gülücük koydum)
0
hocam bu toplara girme bence. bak bu gayet güzel;
www.haciserif.com.tr
not: örnekte "kızı istemeye geldik" gibi salakça bir yazı mevcut, yazısız olanını yaptırsan daha iyi olur.
www.haciserif.com.tr
not: örnekte "kızı istemeye geldik" gibi salakça bir yazı mevcut, yazısız olanını yaptırsan daha iyi olur.
0
Yav niye boyle atraksiyonlara giriyon. Ne kanitlamaya calisiyon anlamadim. Bundan daha ucuza getirirsin duz bi tepsi cikolatayi.
0
ustteki eleman bi kutu cikolataya verecek gibi duruyor. boyle alternatifler varken kiz meselesini bi kere daha degerlendir.
0
bence sen evlenmek için yeterli olgunluğa sahip değilsin. ciddiyim. gökkuşağı renkli tüllü gelinlikli mor saçlı konversli kız tipindesin. madem o kadar para vericen ve gümüşlü tepsili istemiyorsun al şöyle bir şey git ama bence isteme zaten kızı, evlendiğine pişman olacak zaten. shop.vakko.com
0
anlaşılan sen taklayı kıza degil babaya atmak istiyorsun, piki o halde şöyle yap, babanın genclik yıllardında popüler olan, şimdi ise tedavülden kalkmıs cikolata markalarını tespit et, daha sonra bi grafik tasarımcıyı ürünlerin ambalajlarını birebir replika et. butik bi pastaneden o modellerde cikolata döktür ve tasarım ambalajlara sardır. daha sonra hediyelik bi sepet bul cancanlı, baba da mutlu olsun sen de. biz de.
0
Ben babasi olsam hosuma giderdi. Cekici de sonra kulanirdim kahvede nispet yapardim benim damat vakkodan cekic almis deyu.
0
yürü kanka ben arkandayım. ben de zamanında bu ürünleri araştırmıştım güzel değişik oluyor bence.
0
özgün bişeyler olsun istiyorsun seni anlıyorum ve bence çok güzel düşünüyorsun. mahalle baskısını kırcan bu gidişle :)
servisi kolay olan bişeyler bak. hem o çikolata da az, yetmez o kadar insana. moleküllerine ayırırlarsa belki...
servisi kolay olan bişeyler bak. hem o çikolata da az, yetmez o kadar insana. moleküllerine ayırırlarsa belki...
0
Vakko'dan çikolata alan adamla evlenilir. Düğüne tek taşa filan gerek yok bence
0
Valla keko gibi çikolatadan harflerle yazı yazmaktansa bu çok daha güzel duruyor. Ben de beğendim. Ha ben olsam böyle atraksiyonlara hiç girmezdim ama bunu görsem "Vaaaaay damat işi biliyormuş" derdim. Dedim de.
0
merak edenler için söyleyim, kızı aldık, ama çekiç çikolata ile değil:) çekici aldım tam gideceğim beklenenden kalabalık olduğunu öğrendim ortamın, yukarıda bi arkadaşın dediği gibi atomik parçalara bölmek gerekeceğinden şununla shop.vakko.com değiştirdim ağlaya ağlaya.. ama pişman değilim keza çikolata çok taşşaklıydı ve hayatımda yediklerimin en iyisiydi diyebilirim. kız isteyeceklere öneririm.
0
hadi ya la
Indomie yerken aklıma geldi, tadını çok seviyorum ama içindekiler pek zararlı olduğuna dair his uyandırıyor.Normal makarnayı da 5 - 7 dakika azıcık suyla kaynatsam, üstüne kendi hazırladığım karışımı döksem çektirme usulü gibi olmaz mı?Ya da bunun için önerdiğiniz saf makarna - noodle türevi bir çeş
Indomie yerken aklıma geldi, tadını çok seviyorum ama içindekiler pek zararlı olduğuna dair his uyandırıyor.
Normal makarnayı da 5 - 7 dakika azıcık suyla kaynatsam, üstüne kendi hazırladığım karışımı döksem çektirme usulü gibi olmaz mı?
Ya da bunun için önerdiğiniz saf makarna - noodle türevi bir çeşit var mı?
Normal makarnayı da 5 - 7 dakika azıcık suyla kaynatsam, üstüne kendi hazırladığım karışımı döksem çektirme usulü gibi olmaz mı?
Ya da bunun için önerdiğiniz saf makarna - noodle türevi bir çeşit var mı?
0
direk kaynatmak yerine, makarnayı ilk olarak biraz kavurup hafif renk alana kadar, sonra üstünü kaplayacak derecede su ekleyip çektirerek pişirebilirsin
0
Ha unuttum. Belki makarnayi oncesinde biraz kavurursan farkli bir seyler olabilir ama yine pek ihtimal vermiyorum. Kavurunca makarnayi pilav gibi yapiyorsun ama bu sefer. Suyunu cok koyarsin falan belki olur...
0
olur ya neden olmasın filizin yumurtalı makarnaları var, tam dediğin gibi, az bir şey suyu kaynatıp atıyorum, tam makarnaları örtücek kadar, içine brokoli, havuç, kabak, taze soğan da atıyorum yeşil hafif pişmiş olsun diye, toplam makarna pişme süresi 8-9 dakika olunca alıyorum. sonunda suyu kalmıyor pek zaten, tabağa alıp üstüne, haşlanmış et tavuk istersen. mis gibi ramenimsi oluyor. bu arada hazır donmuş karidesler satıyorlar süpermarketlerde, onu alıp tereyağında iki çevirip üstüne koyabilirsin.
0
bu iki video belki fikir verir
birincisi makarnayı az suyla genişçe bir tavada suyunu çektirerek pişirmek
www.youtube.com
ikincisi soslama ile ilgili
www.youtube.com
birincisi makarnayı az suyla genişçe bir tavada suyunu çektirerek pişirmek
www.youtube.com
ikincisi soslama ile ilgili
www.youtube.com
0
yuzmebilmeyenbalik
Başlıkta da belirttiğim gibi küçükparktaki eşyalı evime en acilinden bir kadın arkadaş aramaktayım, ilgilenen arkadaşlar yorum halinde yazarsa görüşebiliriz.Ev 3+1 şeklinde, doğalgazlıSokak güvenliTek başıma kalıyordum ama özel sebeplerimden ötürü artık bir ev arkadaşı tercih etmek durumundayımBir k
Başlıkta da belirttiğim gibi küçükparktaki eşyalı evime en acilinden bir kadın arkadaş aramaktayım, ilgilenen arkadaşlar yorum halinde yazarsa görüşebiliriz.
Ev 3+1 şeklinde, doğalgazlı
Sokak güvenli
Tek başıma kalıyordum ama özel sebeplerimden ötürü artık bir ev arkadaşı tercih etmek durumundayım
Bir kamu kuruluşunda çalışıyorum
İlgilenen arkadaşların mesaj ve yorumlarını bekliyorum
Ev 3+1 şeklinde, doğalgazlı
Sokak güvenli
Tek başıma kalıyordum ama özel sebeplerimden ötürü artık bir ev arkadaşı tercih etmek durumundayım
Bir kamu kuruluşunda çalışıyorum
İlgilenen arkadaşların mesaj ve yorumlarını bekliyorum
0
ya ben lan neyse
öncelikle olta diyenlere fiili livata yapayım. ciddiyim. 10 senedir burdayım 1000 duyurum var daha önce yapmadım.düşünüyorum da.bu kız milleti bana bile asılmıyorsa kime asılıyor lan? o kadar mı şeyler yani? hiç mi karşı cinse kompliman yapan kız yok memlekette? bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç t
öncelikle olta diyenlere fiili livata yapayım. ciddiyim. 10 senedir burdayım 1000 duyurum var daha önce yapmadım.
düşünüyorum da.
bu kız milleti bana bile asılmıyorsa kime asılıyor lan? o kadar mı şeyler yani? hiç mi karşı cinse kompliman yapan kız yok memlekette? bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç tatlıtuğ mu olmak gerekiyor? ya da zengin olduğu 1000 metreden belli olmak ya da piç olmak...
ne mal lan şu kız milleti? illa orospu olsunlar demiyoruz. ama kompliman da sanattır bir yerde. ince çizgidir.
evet, ortalamaüstü yahuşukluyum.
9gag.com
edit: ya şurda size erkek jargonuyla kendimi açtım. hemen hüküm vermeyin. hüküm verme cevap ver.
düşünüyorum da.
bu kız milleti bana bile asılmıyorsa kime asılıyor lan? o kadar mı şeyler yani? hiç mi karşı cinse kompliman yapan kız yok memlekette? bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç tatlıtuğ mu olmak gerekiyor? ya da zengin olduğu 1000 metreden belli olmak ya da piç olmak...
ne mal lan şu kız milleti? illa orospu olsunlar demiyoruz. ama kompliman da sanattır bir yerde. ince çizgidir.
evet, ortalamaüstü yahuşukluyum.
9gag.com
edit: ya şurda size erkek jargonuyla kendimi açtım. hemen hüküm vermeyin. hüküm verme cevap ver.
0
ifşa yap da tipini görelim. yoksa annen sana yakışıklı oğlum dediği için kendini brad pitt sanan bir dolu adam var.
0
ne ifşa yapcam lan. yakışıklıyım işte. tevazu olsun diye değilim mi diyeyim.
0
bütün yakın arkadaşları annem babam abime yakışıklısın diyor, aynaya öyle bakıyor, görmesek inanıcaz öyle diyim.
0
1,76 boyla bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç tatlıtuğ mu olmak gerekiyor? diyorsan kızlar senin aşırı kendini beğenmişliğinden kaçıyordur. 1.75 boyunda, 60 kilo kızlara bakıp beni sevmiyorlar diyorsun. muhtemelen bu kadar yüzeysel boş olmasan seni de seven vardır.
0
eskiden bana asılıyorlardı açıkçası. baya baya yol kesmeye omuz atmaya kadar ilerliyodu bazen.
0
@alice: arkadaşım illa tanış olmak mı gerekiyor taltif almak için? ilk görüşteki komplimandan bahsediyorum ben. tanış olduktan sonra sevmezler zaten onu ben de biliyorum.
ha samimi oldum size kendimi açtım diye kendimi beğenmiş oldum bir de...
ha samimi oldum size kendimi açtım diye kendimi beğenmiş oldum bir de...
0
kullandığın kelimeleri sıralıyorum bak şimdi;
''kız' milleti, asılmak, kıvanç tatlıtuğ, zengin ya da piç mi olalım, mal kız milleti, orospu, yakışıklıyım'
bi hemcinsin olarak benim kafamda çizdiğin profil yoğun caddelerde sağı solu kese kese elinde cüzdan,telefon,anahtar üçlemesiyle 'piyasa' yapan alelade biri.
böyle birisin kesin etiketledim koydum seni demiyorum, mantalite bunu gösteriyo ama.
bu kafayla da ergenlikten çıkmayı başarmış ortalama denebilecek bi kadın sana bakmaz, insan kalabalığı der geçer.
insan insana asılmak zorunda değil bişeyler yaşamak ya da en basitinden beğendiğini belli etmek için, kendine yönelip azıcık perspektifini geliştirmeyi başarabilirsen anlarsın ne demek istediğimi anca.
''kız' milleti, asılmak, kıvanç tatlıtuğ, zengin ya da piç mi olalım, mal kız milleti, orospu, yakışıklıyım'
bi hemcinsin olarak benim kafamda çizdiğin profil yoğun caddelerde sağı solu kese kese elinde cüzdan,telefon,anahtar üçlemesiyle 'piyasa' yapan alelade biri.
böyle birisin kesin etiketledim koydum seni demiyorum, mantalite bunu gösteriyo ama.
bu kafayla da ergenlikten çıkmayı başarmış ortalama denebilecek bi kadın sana bakmaz, insan kalabalığı der geçer.
insan insana asılmak zorunda değil bişeyler yaşamak ya da en basitinden beğendiğini belli etmek için, kendine yönelip azıcık perspektifini geliştirmeyi başarabilirsen anlarsın ne demek istediğimi anca.
0
@kyekon: tamam kardeş. kendini beğenmişim, kızları et yığını olarak görüyorum, ibnenin biriyim...
ilk görüşten bahsediyorum ben. ilk görüşte beğenme, çarpılma durumu olur ya.
ilk görüşten bahsediyorum ben. ilk görüşte beğenme, çarpılma durumu olur ya.
0
ilk görüşte çarpılınmak istiyorsan botunu 15 cm uzat, spora git, kendine yakışanı giymek konusunda yardım al. sonra da 1.70 boyunda göbekli bu tip neden benim çektiğimden fazla ilgi çekiyor diye ağla. not:beyin.
0
@alice: haaa o zaman da ben istemiyom amk. vücut yapayım sonra kezban mıknatısı olayım.
yok mu şöyle fularlı, kemik çerçeveli gözlüklü, entel kızları çekecek bir şey?
ayrıca saçlarım, ellerim ve dişlerim iyi. hani kızlar dişlere ve ellere bakardı? ona da gelmiyorlar?
yok mu şöyle fularlı, kemik çerçeveli gözlüklü, entel kızları çekecek bir şey?
ayrıca saçlarım, ellerim ve dişlerim iyi. hani kızlar dişlere ve ellere bakardı? ona da gelmiyorlar?
0
Ben bir kadın olarak çok samimi bi şey söyleyeyim mi? 176 kısa abi.
Salt fiziki özellikleri göz önüne alarak değerlendirme yapıyorum bak şu anda, ben 180 altı adamlara bakmıyorum bile. 3 seneye yaklaşacak düzenli ilişkim yok, yaşım yaşın geçiyor artık denebilecek bir yaş, ona rağmen bakmıyorum. Sorry.
Salt fiziki özellikleri göz önüne alarak değerlendirme yapıyorum bak şu anda, ben 180 altı adamlara bakmıyorum bile. 3 seneye yaklaşacak düzenli ilişkim yok, yaşım yaşın geçiyor artık denebilecek bir yaş, ona rağmen bakmıyorum. Sorry.
0
@buff: 175-179 olan adam zaten ben 180'im diyor hacı. ayakkabıyla ben de 180'im.
0
180in altına bakmayan teyzelerimize dönüp bakan oluyor mu çok merak ediyorum lan :(. genelde 150 falan oluyo bu tipler
0
yok mu şöyle fularlı, kemik çerçeveli gözlüklü, entel kızları çekecek bir şey?
bu kız milleti bana bile asılmıyorsa kime asılıyor lan? o kadar mı şeyler yani? hiç mi karşı cinse kompliman yapan kız yok memlekette? bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç tatlıtuğ mu olmak gerekiyor? ya da zengin olduğu 1000 metreden belli olmak ya da piç olmak...
ne mal lan şu kız milleti? illa orospu olsunlar demiyoruz. ama kompliman da sanattır bir yerde. ince çizgidir. şu kafadakilere asılmıyorlar. fularım kemik çerçeveli gözlüğüm akademik kariyerim ve bütün entelliğimle yazıyorum. senin kafada birine ıy abaza deyip geçiyoruz. sorry.
bu kız milleti bana bile asılmıyorsa kime asılıyor lan? o kadar mı şeyler yani? hiç mi karşı cinse kompliman yapan kız yok memlekette? bana bile yapmıyorlarsa illa kıvanç tatlıtuğ mu olmak gerekiyor? ya da zengin olduğu 1000 metreden belli olmak ya da piç olmak...
ne mal lan şu kız milleti? illa orospu olsunlar demiyoruz. ama kompliman da sanattır bir yerde. ince çizgidir. şu kafadakilere asılmıyorlar. fularım kemik çerçeveli gözlüğüm akademik kariyerim ve bütün entelliğimle yazıyorum. senin kafada birine ıy abaza deyip geçiyoruz. sorry.
0
Bana da yapmıyorlar kanka. Hayat ne acı.
Beşiktaş'ım da ne yaptı ne etti 3. oldu zaten.
Beşiktaş'ım da ne yaptı ne etti 3. oldu zaten.
0
@alice: ya alice ikide bir mantalitemden bahsediyorsun ya delirtmeyin adamı. ben ilk görüşte diyorum. ulan ilk görüşte ne tez anlıyorsunuz adamın huyunu suyunu? ya gelsin asılsın sonra ziktirsin gitsin beni görünce midesi bulansın, benden nefret etsin, benim yüzümden erkeklerden soğusun.
ben "İLK" görüşten, o vurulmadan, etkilenmeden bahsediyorum.
ha cevabın 195 boy, jay cutler vücut, beyaz dar gömlekse tamam aldım cevabı... ama onu da demiyorsun ki. tamaam anladık, ben ibneyim, kızlara mal muamelesi yapıyorum, sen soruma cevap ver.
ben "İLK" görüşten, o vurulmadan, etkilenmeden bahsediyorum.
ha cevabın 195 boy, jay cutler vücut, beyaz dar gömlekse tamam aldım cevabı... ama onu da demiyorsun ki. tamaam anladık, ben ibneyim, kızlara mal muamelesi yapıyorum, sen soruma cevap ver.
0
Bak hemen laf çarpmış bana bi minik.
@ya ben lan neyse 185 diyelim o zaman canısı. O boyun 180in altında olduğunu biz anlayabiliyoruz, bizim de gözümüz var merak etme. Kim 175 olduğu halde 180im diyor, kim kilosunu 10 kilo az söylüyor bunları en iyi biz biliriz.
@ya ben lan neyse 185 diyelim o zaman canısı. O boyun 180in altında olduğunu biz anlayabiliyoruz, bizim de gözümüz var merak etme. Kim 175 olduğu halde 180im diyor, kim kilosunu 10 kilo az söylüyor bunları en iyi biz biliriz.
0
hacı seni yıllardır burada görüyorum. yazdıklarınla, kullandığın kelimelerle mahallemizin delikanlısı gibisinden bir görüntü veriyorsun. ben sana diyeyim, o bahsettiğin kızlar sana bakmaz. zamanı geldiyse annene söyle köyden mahalleden tanıdıklardan uygun bir kısmet bulsun. hadi eyv.
0
abi kasma, yakışıklı değilsin demek ki. ortalama tipin var ya da giyimin saçın başın kötü demek. annenin yakışıklı demesi ile motive olman konusuna +1 derim. "bana bile" de iyiymiş fşlaksflş
boy konusuna da girmeyelim. 189 boyum var. bu bilgiye verdikten sonra mesaj kutum yarına kadar dolsun istiyorum o zaman şflkasşlfk. hayır iltifat almıyor değilim ama bence 189'un -hadi ya ben lan neyse'nin hesabıyla 190- bundan daha fazla olması lazım bu hesapla :D
boy konusuna da girmeyelim. 189 boyum var. bu bilgiye verdikten sonra mesaj kutum yarına kadar dolsun istiyorum o zaman şflkasşlfk. hayır iltifat almıyor değilim ama bence 189'un -hadi ya ben lan neyse'nin hesabıyla 190- bundan daha fazla olması lazım bu hesapla :D
0
arkadaşım yakışıklıyım işte. bırak annemi, yolda tanımadığım insanlar durdurup söylüyor.
samimi oldum, doğruyu söyledim diye fırlama oldum. öyleyim lan. üstelik aşırı mütevazı biri olarak söylüyorum bunu. yakışıklıyım işte amk. mantalite olarak hornspu çocuğuyum belki ama ilk görüşte bakıldığımda çok ya-kı-şık-lı-yım
mc yakışıklı yeah!
alkislarlayasiyorum.com
samimi oldum, doğruyu söyledim diye fırlama oldum. öyleyim lan. üstelik aşırı mütevazı biri olarak söylüyorum bunu. yakışıklıyım işte amk. mantalite olarak hornspu çocuğuyum belki ama ilk görüşte bakıldığımda çok ya-kı-şık-lı-yım
mc yakışıklı yeah!
alkislarlayasiyorum.com
0
bin tane sebebi olur bunun hajı,
- fazla kendine güvenin vardır bununla konuşulmaz der gelmez
- sümsük imajın vardır gelmez
- fakir imajın vardır gelmez
- zengin imajın vardır gelmez
- çok yakışıklısındır gelmez
- çok çirkinsindir gelmez
böyle gider bu, bir konuda çoksan yavşamaz abi kızlar.
konunun boyla hiç alakası olduğunu sanmıyorum, benim boy ortalamanın çok üstünde, zamanında spor yaparken de oldukça sağlam bir vucuda sahiptim, fakat kızların en çok yavşadığı dönem işlerin iyi gidip paranın boka bağladığı dönem oldu. bunun da kendine güven ve içindeki huzurun dışa yayılmasına bağlı olduğunu düşünüyorum.
- fazla kendine güvenin vardır bununla konuşulmaz der gelmez
- sümsük imajın vardır gelmez
- fakir imajın vardır gelmez
- zengin imajın vardır gelmez
- çok yakışıklısındır gelmez
- çok çirkinsindir gelmez
böyle gider bu, bir konuda çoksan yavşamaz abi kızlar.
konunun boyla hiç alakası olduğunu sanmıyorum, benim boy ortalamanın çok üstünde, zamanında spor yaparken de oldukça sağlam bir vucuda sahiptim, fakat kızların en çok yavşadığı dönem işlerin iyi gidip paranın boka bağladığı dönem oldu. bunun da kendine güven ve içindeki huzurun dışa yayılmasına bağlı olduğunu düşünüyorum.
0
yorumları okumadım ama erkekler o kadar çok yavşıyor ki sıra onların yavşamasına gelmiyordur.
bi de sosyeteyim diye geçinen çoğu hatun kezban ötesi. asılmayı bile beceremiyo ki. muhalefet yapıp oradan yürümeye çalışıyo ama yanlış taktik. öyle hatunlarla hiç işim olmaz. adam gibi yaz ne yazacaksan.
bi de sosyeteyim diye geçinen çoğu hatun kezban ötesi. asılmayı bile beceremiyo ki. muhalefet yapıp oradan yürümeye çalışıyo ama yanlış taktik. öyle hatunlarla hiç işim olmaz. adam gibi yaz ne yazacaksan.
0
sorunu buldum lan erzurum da yaşıyorum ondan oluyor.
bir de inanmayacaksınız, sanırım aseksüelim.
bir de inanmayacaksınız, sanırım aseksüelim.
0
arkadaşlar yarı ciddi yarı şakaydı duyuru. hatta şaka kısmı ağırdı.
beni tanıyanlar da varmış; zaten onlar bilir böyle duyurular açmadığımı.
bir kere de biz troll olak.
bugün en çok güldüğüm gif le uğurluyorum hepinizi:
9gag.com
beni tanıyanlar da varmış; zaten onlar bilir böyle duyurular açmadığımı.
bir kere de biz troll olak.
bugün en çok güldüğüm gif le uğurluyorum hepinizi:
9gag.com
0
Bana diyecek bir şey bırakmamışsınız la ahahahaha. Azıcık da ben ezseydim.
Valla bilader, BANA bile bakmıyorlar, canını sıkma. Ben uğraşmasam elim boş kalırım. Yani beni görsen var ya, uff. Aynada kendime bakarken bir hoş oluyorum o derece. Ama kadın milleti işte. Naaparsın.
Valla bilader, BANA bile bakmıyorlar, canını sıkma. Ben uğraşmasam elim boş kalırım. Yani beni görsen var ya, uff. Aynada kendime bakarken bir hoş oluyorum o derece. Ama kadın milleti işte. Naaparsın.
0
ortamlarda ben cok-ya-ki-şik-li-yim ozguveniyle dolasan adama degil vurulmak genelde ikinci kez donup bakmam bile.
kisiligini demiyorum, demek istedigini anladim. ama o ilk izlenim, yarattigin asiri ozguvenli, ego patlamalari yasayan erkek imaji cekici olmaktan cok itici oluyor, kadinlar onu anlar zaten, cok zor degil. ha bi de kimse sana vurulmak zorunda da degil. yolda durdurup yakisiklisin diyorlarmis iste daha napilmasini bekliyorsun ki?
yani kisacasi, mevzu boy filan degil tam olarak sisik egolu tavirdir bence. kisalarin da alicisi var ayrica, uzulmeyin o kadar, bunlari da takmayin kafaya. itici olmayin yeter.
kisiligini demiyorum, demek istedigini anladim. ama o ilk izlenim, yarattigin asiri ozguvenli, ego patlamalari yasayan erkek imaji cekici olmaktan cok itici oluyor, kadinlar onu anlar zaten, cok zor degil. ha bi de kimse sana vurulmak zorunda da degil. yolda durdurup yakisiklisin diyorlarmis iste daha napilmasini bekliyorsun ki?
yani kisacasi, mevzu boy filan degil tam olarak sisik egolu tavirdir bence. kisalarin da alicisi var ayrica, uzulmeyin o kadar, bunlari da takmayin kafaya. itici olmayin yeter.
0
Ya ben de şunu yazcam, duramıyorum. Özür dileyerekten:
Bu sayfada ki yazıların hepsini okudum ve ya ben lan sen haksızsın ibne. Seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım.
İyi geceler bebikler.
Bu sayfada ki yazıların hepsini okudum ve ya ben lan sen haksızsın ibne. Seni kınıyorum ve sana laflar hazırladım.
İyi geceler bebikler.
0
tamam lan dağılın. geç kaldınız. ayarlar kuşağı bitti. adamın faul diyor.
0
yakışıklılık değil birader mesele, erkeklere anlatması lazım birilerinin bunu artık. şekil şemal kadınlar için yüzde 70-80 gibi işe yararsa erkeklerde yüzde 20-30 filan.. "ay çok yakışıklı.." dedikleri adama bakarsan yakışıklılıktan başka şeylere diyordur onu aslında
şu "yakışıklıyım" personasından kurtul bir kere, kadınlarda işe yarıyor diye erkeklerin kendilerinde de işe yarayacağını sanma yanılgısı çok acı verici gerçekten. kimse sana yanaşmayacak salt yakışıklısın diye, belli bir duruş sahibi olursan yaklaşma ihtimalleri var, ama yine kesin değil. çok istiyorsan sen yaklaşacaksın arkadaşım, kadın psikolojisini anla önce.
şu "yakışıklıyım" personasından kurtul bir kere, kadınlarda işe yarıyor diye erkeklerin kendilerinde de işe yarayacağını sanma yanılgısı çok acı verici gerçekten. kimse sana yanaşmayacak salt yakışıklısın diye, belli bir duruş sahibi olursan yaklaşma ihtimalleri var, ama yine kesin değil. çok istiyorsan sen yaklaşacaksın arkadaşım, kadın psikolojisini anla önce.
0
yaklaş gel cevap burda;
kesinlikle "cool değilsin."
brad pitt bile sümsük olsa kimse bakmaz mesela, öyle düşün.
kesinlikle "cool değilsin."
brad pitt bile sümsük olsa kimse bakmaz mesela, öyle düşün.
0
winston insani
MerhabalarAçılmış banyo lifini eski haline getirme şansım var mı?
Merhabalar
Açılmış banyo lifini eski haline getirme şansım var mı?
Açılmış banyo lifini eski haline getirme şansım var mı?
0
rivulet
Merhabalar, henüz 22 yaşında olmama rağmen saçlarımda hemen fark edilen beyazlar var. Ben de fırsattan istifade saçımı boyatayım mı diye düşünüyorum. İstediğim renk için saçımı açtırmam gerekecek. Kendi rengine dönerken saçım iyice beyazlar mı? Ömür boyu boyatmak istemiyorum. Teşekkürler.
Merhabalar, henüz 22 yaşında olmama rağmen saçlarımda hemen fark edilen beyazlar var. Ben de fırsattan istifade saçımı boyatayım mı diye düşünüyorum. İstediğim renk için saçımı açtırmam gerekecek. Kendi rengine dönerken saçım iyice beyazlar mı? Ömür boyu boyatmak istemiyorum. Teşekkürler.
0
bak bir sır vereyim. Sabah akşam 4 ay boyunca sarımsak ye. (en azından küçük bir diş, aç karnına) beyazlar gidiyor böylece. bir kitaptan öğrenmiştim. bende de var ama denemedim. zaten rahatsız da etmiyor o kadar.
0
26 yaşımdayım, normal şartlarda beyazınız önde ayırdığınız yerde bir tutamdır. ben kimyasal boyalara alerjim olduğundan boyatamıyorum ama boyatabilen bütün arkadaşlarım, saç dökülmesi, naylon gibi olması, beyazların artması, saçların tel tel ayrılması gibi sorunlarla karşılaştı. genelde kadınların dip boyaları çıktığında kullandığı, bölgesel rimel ya da ruj gibi boyalar var. günlük boyuyorsunuz, yıkanınca çıkıyor. ben saçımı ayırdığım noktadaki 4-5 tel beyazla fazlasıyla mutluyum. siz de ille mutlu olun demiyorum ama, yüz makyajı yaptığınız 10 dakikada onu da kapatmak öyle kolay ki.
0
senin yaşlarda boyatmaya başladım çok pişmanım.çok artış gösterdi boyadan sonra.seyrelme falan da oldu hafiften.bence yapma.kısa tutabilirsin saçları.
0
sarımsak yutardım bir aralar.çiğnemden yuttuğun için kesinlikle koku yapmıyor. kokusunu ancak tuvalette ya da gaz çıakrınca anlıyorsun.Tavsiye ederim,sayısız faydası var.
saç aslında renkli değildir. saça renk veren maddeler bazı sebeplerle özelliğini kaybeder.beyaz saç konusunda genetik faktörler önemli. ben 26 yaşındayım tek tük beyaz gördüm aynada, toplasan 5 tel falan. hemen araştırdım ve karşıma çıkan ilk şey diyet oldu yani beslenme şeklin. şekeri ve tuzu azalt.dengeli beslenmek çok önemli. sinir stres gerçekten saçı beyazlatıyor. ama işte genetik olarak beyazlayacaksa senin yapabileceklerin çok kısıtlı. sarımsak konusunu lisede biyoloji hocam söylemişti ve işe yarayan bir şey. miden rahatsız olmuyorsa, hassas değilse hiç olmazsa günde bir diş sarımsağı soyup bol suyla yut. ama mümkün olduğunca yerli sarımsak olsun.
yazdıklarımı okudum da cinsiyet belirtmemişim, erkeğim.
saç aslında renkli değildir. saça renk veren maddeler bazı sebeplerle özelliğini kaybeder.beyaz saç konusunda genetik faktörler önemli. ben 26 yaşındayım tek tük beyaz gördüm aynada, toplasan 5 tel falan. hemen araştırdım ve karşıma çıkan ilk şey diyet oldu yani beslenme şeklin. şekeri ve tuzu azalt.dengeli beslenmek çok önemli. sinir stres gerçekten saçı beyazlatıyor. ama işte genetik olarak beyazlayacaksa senin yapabileceklerin çok kısıtlı. sarımsak konusunu lisede biyoloji hocam söylemişti ve işe yarayan bir şey. miden rahatsız olmuyorsa, hassas değilse hiç olmazsa günde bir diş sarımsağı soyup bol suyla yut. ama mümkün olduğunca yerli sarımsak olsun.
yazdıklarımı okudum da cinsiyet belirtmemişim, erkeğim.
0
anarko6
Amerikan futbolu kaskindan dolayi cenemde ve ust yanaklarda sivilceler cikmaya ve iz kalmaya basladi. Kaski siliyorum. Yuzumu yikiyorum caresi yok. Benden baska bu sorunu yasayan da yok ayrica. Izler icin ne yapabilirim? Sivilceler icin ne yaaprbilirim?
Amerikan futbolu kaskindan dolayi cenemde ve ust yanaklarda sivilceler cikmaya ve iz kalmaya basladi. Kaski siliyorum. Yuzumu yikiyorum caresi yok. Benden baska bu sorunu yasayan da yok ayrica. Izler icin ne yapabilirim? Sivilceler icin ne yaaprbilirim?
0
Kaski degistirmem bir sey fark ettirmiyor. Icindeki padler yuzumu terlettigi zaman oluyor diye dusunuyorum. Gecen sene kaskim farkliydi cenemde yine de sivilce cikti.
0
kaskın padlerinde bakteri ürüyordur. antibakteriyel bir şeyle silmeyi denesen? bir de kaskla doğrudan temas sırasında terleme gözenekleri tıkıyordur. gözenek temizleyici yıkama jeli ve tonik kullan, o bölgeler aynı şekilde deri tahriş oluyordur bir de gözenek tıkamayan nemlendirici sür sonrasında.
0
kaskık değişri. padlerden dediğin gibi ama son dönemde çıkanlar gayet iyi. izin vermiyor böyle şeylere.
0
